Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/3598 E. 2014/13807 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3598
KARAR NO : 2014/13807
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

Tebliğname No : 4 – 2011/133750
MAHKEMESİ : Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27.12.2010
NUMARASI : 2008/255 Esas, 2010/1200 Karar
SUÇ : Sanık Mehmet için kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, sanık Serdar için kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık Serdar hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, 5271 sayılı CMK.nın 231/12. maddesi karşısında, itiraza tâbi olup temyizi mümkün bulunmadığından, CMK.nın 264. maddesi gözetilerek O Yer Cumhuriyet Savcısının bu kararlara yönelik temyiz isteğinin itiraz mahiyetinde kabulü ile mahallinden merciince değerlendirilmesi gerektiğinden, incelemenin sanık Mehmet müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının sanık Mehmet hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyizleriyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurlar Nuri ve Mehmet’in soruşturma evresinde beyanlarına, bu beyanları destekler mahiyetteki aşamalardaki beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanık Mehmet’in yanında temyiz dışı Serdar da olduğu halde olay öncesinde husumeti bulunan mağdur Nuri’ye tanıkların evinin önünde vurarak yaraladıkları, akabinde bu sırada elinde silah bulunan Serdar ile birlikte mağdur Nuri’yi beraberlerindeki araca bindirdikleri, mağduru götürmeye çalıştıkları ancak tanıkların ve olay yerinde bulunanların müdahaleleri nedeniyle götüremedikleri olayda eylemin kül halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, TCK.nın 109/2, 109/3-a, b ve 35. maddelerin uyarınca cezalandırılması yerine, eylemin kasten yaralama ve tehdit suçları kapsamında kaldığı gerekçesiyle ve silahlı tehdit suçundan ek savunma hakkı da verilmeden yazılı şekilde hükümlerin kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.