Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/359 E. 2014/10292 K. 23.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/359
KARAR NO : 2014/10292
KARAR TARİHİ : 23.09.2014

Tebliğname No : 4 – 2010/322518
MAHKEMESİ : Kapatılan İzmir 27. Asliye Ceza Mahkemesi
(İzmir 20. Asliye Ceza Mahkemesi)
TARİHİ : 18.02.2010
NUMARASI : 2009/490 Esas, 2010/125 Karar
SUÇ : Tehdit, kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Oluşa uygun kabule göre; mağdurlar tarafından sanığın oğlu olan M. cinsel istismarda bulunulduğunu öğrenen sanığın, olay günü mağdurları sırayla hile ile evine çağırıp, iki saatten fazla süreyle üçünü birden darp ve tehdit kullanmak suretiyle alıkoyduğu, eşinin polise haber vermesi üzerine gelen polislere mağdurları teslim ettiği olayda, sanığın bütün halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediği sabit olduğu halde, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Mağdurlar hakkında sanığın oğlu M. yönelik nitelikli cinsel istismarda bulunduklarından bahisle kamu davası açılmış olması da gözetildiğinde, bu haksız eylemlerden duyduğu öfke ile tehdit suçunu işleyen sanık hakkında, hak ve nesafet kuralları gözetilerek atılı suçun kanunda öngörülen cezanın alt sınırından hüküm kurulması yerine, TCK.nın 3 ve 61/1. maddelerine aykırı biçimde alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması ve haksız tahrikin ağırlığı gözetilmeden sanık aleyhine sonuç doğuracak şekilde TCK.nın 29. maddesi uyarınca alt sınırdan uygulama yapılarak sanık hakkında fazla ceza tayini,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 05.05.2009 gün ve 2009/2-2 Esas, 2009/115 sayılı kararında vurgulandığı gibi sanığın adli sicil kaydına konu İzmir 3. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 20.04.2006 gün ve 2006/52 Esas, 2006/198 Karar sayılı ilamı ile tayin olunan adli para cezasının miktarı itibarıyla 1412 sayılı CMUK.nın 305/2. maddesi gereğince kesin olduğu ve aynı Kanunun 305/son maddesi gereğince tekerrüre esas olmayacağı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK.nın 58. maddesi gereğince sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi,
Tehdit suçundan sanığın duruşmadaki iyi hali göz önüne alınarak TCK.nın 62. maddesinin uygulanmasına karşın, seçenek yaptırımları içeren TCK.nın 50. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Kanuna aykırı, sanık B. müdafi, katılanlar O. ve D. ve K. vekilllerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.