Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/329 E. 2014/8560 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/329
KARAR NO : 2014/8560
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

Tebliğname No : 5 – 2007/210573
MAHKEMESİ : Erzincan 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13.06.2007
NUMARASI : 2007/20 Esas, 2007/314 Karar
SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (2’şer kez)

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdure Esen’in soruşturma aşamasında alınan beyanlarında, sanığın bahçedeki ağaçtan dut yemelerini söyleyerek kendilerini evinin bahçesine götürdüğünü, bir süre dut yedikten sonra mağdure Sevda’yı kucağına alıp, kendisine de jimnastik hareketleri yapmasını söylediğini, daha sonra her ikisini evin içine götürdüğünü, burada kendisi takla atarken sanığın mağdure Sevda’yı yine kucağına aldığını belirttiği, mağdure Sevda’nın da aşamalardaki ifadelerinde olayları benzer şekilde anlattığının anlaşılması karşısında, sanığın mağdure Sevda’ya cinsel istismarda bulunurken, mağdure Esen’in oyalanmasını sağlamak için çeşitli hareketler yaptırması dışında bu mağdureye yönelik cinsel içerikli hiçbir eylemi bulunmadığı sabit olduğu halde, mağdure Esen’e yönelik çocuğun basit cinsel istismarı suçundan beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle mahkûmiyetine hükmolunması ve sanığın mağdure Esen’e yönelik bu eyleminin mağdure Sevda’ya yönelik cinsel istismar eylemiyle zincirleme olarak gerçekleştiği kabul edilerek hakkında TCK.nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle mağdure Sevda’ya yönelik çocuğun basit cinsel istismarı suçundan fazla ceza tayini,
Tüm dosya içeriğinden, sanığın suç tarihinde mağdureleri bahçedeki ağaçtan dut yemelerini söyleyerek eski eşine ait evin bahçesine götürdükten sonra, mağdure Sevda’ya karşı basit cinsel istismarda bulunduğu, diğer mağdure Esen’e yönelik ise herhangi bir eyleminin olmadığının anlaşılması karşısında, sanığın hile kullanarak gerçekleştirdiği eylemlerinin iki ayrı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu, mağdure Esen’e yönelik eyleminde cinsel amaç bulunmadığı ve bu mağdureyi şahsına bir zararı dokunmaksızın kendiliğinden serbest bıraktığı gözetilerek, mağdure Sevda’ya yönelik eylemi nedeniyle TCK.nın 109/2, 109/3-f ve 109/5. maddeleri, mağdure Esen’e yönelik eylemi nedeniyle ise, TCK.nın 109/2, 109/3-f ve 110. maddelerine göre cezalandırılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Sanığın eylemini çocuğa karşı gerçekleştirmesi nedeniyle cezasının TCK.nın 109. maddesinin 3-f maddesine göre artırılması gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmadığı halde aynı maddenin 3/a-b fıkralarına göre artırılması,
Kabul ve uygulamaya göre ise;
Sanığın mağdurelere yönelik cinsel istismar eylemlerinin iki ayrı çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturacağı gözetilmeyerek, hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.