Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/2581 E. 2014/11922 K. 30.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2581
KARAR NO : 2014/11922
KARAR TARİHİ : 30.10.2014

Tebliğname No : 14 – 2011/411301
MAHKEMESİ : İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 03.03.2009
NUMARASI : 2007/392 Esas, 2009/123 Karar
SUÇ : Müstehcenlik

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 07.11.2006 gün ve 2006/213-229 sayılı Kararında ayrıntısı açıklandığı üzere; CMK.nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddeleri gereğince kararda başvurulacak kanun yolu, süresi, mercii ve başvuru şeklinin açıkça gösterilmesi gerektiği, aksi halde aynı Kanunun 40. maddesi uyarınca eski hale getirme nedenlerinin oluşacağı, 03.03.2009 günlü kararda ise kanun yoluna başvuru mercii gösterilmeyerek anılan hükümlere aykırı davranıldığı, bu itibarla sanığın 15.08.2011 günlü temyiz isteminin de süresinde olduğunun kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıktan ele geçirilen suça konu CD’lerin 5237 sayılı TCK.nın 226/1-3-4. maddelerinde yer alan suçlara vücut verecek görüntüleri içerip içermediği hususunda usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanığın üzerine atılı müstehcenlik suçunun düzenlendiği 226/5. maddesinde öngörülen hapis cezasının alt sınırının 5 yıldan fazla olması karşısında, 5271 sayılı CMK.nın 150/3, 150/2 ve 188/1. maddeleri uyarınca sanığa istemi aranmaksızın müdafii atanması ve müdafiin hazır bulunduğu celsede hüküm kurulması zorunlu olduğu halde, sanığa zorunlu müdafii atanmadan, müdafiin yokluğunda hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Olay tarihinde sivil giyimli polislerin yanlarına yaklaşarak elinde müstehcen görüntüler içeren CD’lerin bulunduğunu beyan eden sanığın, önce cebinden çıkardığı 3 CD’yi gösterdiği, fazlasının olup olmadığının sorulması üzerine bir işhanı içerisine gizlediği 72 adet CD’yi görevlilere satmaya çalıştığı olayda TCK.nın 226/5. maddesinde düzenlenen suçun unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın bu suçtan mahkûmiyetine karar verilerek fazla ceza tayini,
Adli emanete alınan ve 04.06.2007 tarihli izleme tutanağında içeriği belirtilen suça konu münhasıran müsadereye tâbi müstehcen CD’lerin 5237 sayılı TCK.nın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine, müstehcen görüntü içermeyen diğer CD’lerin ise sahiplerine iadesine karar verilmesi gerekirken, emanete alınan suça konu CD’lerin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi,
Sanık hakkında hapis cezasına mahkûmiyetinin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre, 53/1-c madde ve bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velâyet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun koşullu salıverilmeye kadar uygulanacağı, alt soyu haricindekiler yönünden ise bu hak yoksunluğunun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanun yoluna başvuru mercii gösterilmeyerek CMK.nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 30.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.