Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/1941 E. 2014/11426 K. 21.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/1941
KARAR NO : 2014/11426
KARAR TARİHİ : 21.10.2014

Tebliğname No : 14 – 2011/410377
MAHKEMESİ : Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25.10.2011
NUMARASI : 2010/248 Esas, 2011/201 Karar
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı Türk Ceza Kanununda akıl hastalığı kusur yeteneğini etkileyen sebeplerden birisi olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre kişide tespit edilen akıl hastalığının, bu kişinin işlediği fiille ilgili olarak algılama ve irade yeteneği üzerine etkisinin ne olduğu belirlenerek ve buna göre mahkeme tarafından yapılacak değerlendirme sonucunda, suç işlediği sırada akıl hastası olan kişinin işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış bulunduğu kabul edilerek bu kişiye ceza verilmeyecektir. Dolayısıyla, 5237 sayılı TCK.nın 32/1. maddesi gereğince bu durumdaki sanığa ceza tayin edilmesi mümkün bulunmadığından, 5271 sayılı CMK.nın 223/3-a maddesi uyarınca ”Ceza verilmesine yer olmadığı” hükmünün verilmesi gerekir. Ancak, sanığa ceza verilemiyor olması, sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nın 57. maddesi uyarınca güvenlik tedbiri uygulanmasına engel değildir.
Suç işlediği sırada akıl hastası olan kişinin, akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlamı ve sonuçlarını algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derece azaldığının tespit edilmesi durumunda yapılacak uygulamanın sınırlarını belirleme açısından, işlenen fiilin bir suçu oluşturup oluşturmadığı, eğer işlenen fiil bir suç oluşturuyorsa suç vasfının belirlenmesi ve gerekse vasfa ilişkin gerekçeli değerlendirmenin hükme dercedilmesi gerekmektedir.
Tüm bu değerlendirmelere göre; sanığın hukuki durumunun, suçun sübutunu ve vasfını belirlemeye yönelik araştırmalar eksiksiz olarak yapılıp, dosya bütün yönleriyle tekemmül ettirildikten sonra değerlendirilmek suretiyle 5271 sayılı CMK.nın 223/3-a maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına ve 5237 sayılı TCK.nın 57. maddesi uyarınca akıl hastalığına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.