Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/11806 E. 2014/1085 K. 04.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/11806
KARAR NO : 2014/1085
KARAR TARİHİ : 04.02.2014

Tebliğname No : KYB- 2013/375536

Fuhuş suçundan (4 kez) sanık H.. İ..’nin, 5237 sayılı TCK.nın 227/2, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca dört kez 1 yıl 8 ay hapis ve 2000 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.06.2010 tarihli ve 2010/47 Esas, 2010/425 sayılı Kararının infazı sırasında, sanığın, başka bir dolayı yargılandığı ve temyiz aşamasında olan Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/225 Esas sayılı dosyasında göz altı ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin hâlen infazına devam edilen Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin anılan hükmü ile verilen cezasından mahsup edilmesi talebinin reddine dair Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.12.2010 tarih ve 2010/47 Esas, 2010/425 sayılı Ek Kararına yönelik itirazın reddine ilişkin, Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.02.2012 gün ve 2012/133 D.İş sayılı Kararının;
Dosya kapsamına göre, hükümlünün tutuklu kaldığı ve mahsup edilmesini istediği Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2010 tarihli ve 2009/225 Esas, 2010/38 sayılı Kararının temyiz edilmesi sebebiyle henüz kesinleşmemiş olduğu, bu suçun işlenme tarihinin 28.05.2008 olduğu, hâlen infaz edilmekte olan Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.06.2010 tarihli ve 2010/47 Esas, 2010/425 sayılı dosyasına konu suçun işlenme tarihinin ise 23.11.2008 olduğu, bu hâliyle tutuklu kalınan ve mahsup edilmesi istenen kararın kesinleşmesinden önce işlenmiş bir suçun bulunduğu,
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 63. maddelerinde belirtildiği üzere, mahsup işleminin yapılabilmesi için tutuklu kalınan suçtan verilen kararın kesinleşme tarihinden önce bir başka suç ya da suçların işlenmesinin yeterli olacağı, tutuklu kalınan suçun beraatle veya mahkûmiyetle sonuçlanmasının da mahsup işlemi için önemli olmadığı, keza mahkûmiyetle sonuçlanan kararın henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle, Yargıtay incelemesi sonucunda beraat etme ihtimalinin hukuken mümkün bulunduğu, böyle bir durumda ise infazı hâlen devam eden mahkum için telafisi imkansız sonuçlar doğabileceği cihetle, hükümlünün Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2010 tarihli ve 2009/225 Esas, 2010/38 Karar sayılı dosyasından göz altında ve tutuklu kaldığı sürenin Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.06.2010 tarihli ve 2010/47
Esas, 2010/425 sayılı ilâmından mahsubuna karar verilmesinin gerekmesi karşısında, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi gereğince bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 20.11.2013 gün ve 94660652-105-07-5701-2013/ 17312/70585 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Sanığın suç tarihi 28.05.2008 olan Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/225 Esas sayılı dosyasında 27.01.2009 tarihinde tutuklanıp 19.02.2010 tarihinde tahliye edildiği ve bu dosyanın temyiz aşamasında olup halen kesinleşmediği, infaz edilmekte olan Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.06.2010 gün ve 2010/47 Esas, 2010/425 sayılı dosyasına konu suçun işlenme tarihinin ise 23.11.2008 olduğu anlaşıldığından mahsup talebinin kabulüne karar verilmesinin gerekmesi karşısında, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi, kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriğinin yerinde olduğu görülmekle, Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.02.2012 gün ve 2012/133 D.İş sayılı Kararının CMK.nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yapılmasına ve dosyanın merciine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.