Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/11203 E. 2014/2444 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/11203
KARAR NO : 2014/2444
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

Tebliğname No : 14 – 2013/349691
MAHKEMESİ : Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12.09.2013
NUMARASI : 2013/19 Esas, 2013/276 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle ve sanık müdafii tarafından incelemenin de duruşmalı olarak yapılmasının talep edilmesi üzerine; dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 19.02.2014 Çarşamba saat: 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kağıdı gönderilmişti.
Belli günde Hakimler duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ……… hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık müdafiin gelmediği ve ayrıca bir talepte de bulunulmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, tefhim olunduktan sonra vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştı.
Bugün dava evrakı incelenerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak:
Adli Tıp Kurumunun bilinen istikrarlı uygulamalarına göre de, mağduredeki ruh sağlığındaki bozulmanın cezada artırım nedeni olabilmesi için eylem sonucunda mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin tespitin, 18 yaş altındaki çocuklarda suç tarihinden itibaren en az 6 ay, erişkinlerde ise en az 12 ay geçtikten sonra Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulu ya da Adli Tıp Kurumu Kanunun 7, 23 ve 31. maddeleri gereğince usulüne uygun şekilde teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğrenim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelerden rapor alınarak yapılması gerektiği gözetilmeden, 15.07.2012 tarihinde gerçekleşen olay nedeniyle mağdurenin ruh sağlığının bozulduğuna dair Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalından söz konusu 12 aylık süreden önce 08.05.2013 günü yapılan muayeneye istinaden 17.05.2013 tarihinde düzenlenen rapora dayanılarak TCK.nın 102/5. maddesinin uygulanması suretiyle hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanığın, katılan mağdurenin vücuduna organ sokmak suretiyle gerçekleştirdiği eylemini mağdurenin beden veya ruh bakımından kendin savunamayacak olmasından faydalanarak yaptığı kabul edilerek TCK.nın 102/3-a. maddesi gereğince artırım yapılarak cezası 10 yıl 6 ay çıkarılmış olup, mağdurun ruh sağlığının bozulması nedeniyle 102/5. madde gereğince artırım yapılırken 10 yıl ile 20 yıl arasında ceza belirlenmesi mümkün olduğundan, hakkaniyet ilkeleri ve ceza adaleti gereğince 10 yıl 6 ayın bir miktar üzerinde bir ceza belirlenmemesi ve TCK.nın 102/2, 102/3-a, 102/5. maddeleri gereğince belirlenen 10 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden TCK.nın 43. maddesi gereğince 1/4 oranında artırım yapıldığında, 12 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası hesaplanması gerekirken, 11 yıl 15 ay hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.