Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/10896 E. 2014/2447 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10896
KARAR NO : 2014/2447
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

Tebliğname No : 14 – 2013/347534
MAHKEMESİ : Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06.10.2009
NUMARASI : 2004/366 Esas, 2009/336 Karar
SUÇ : Kaçırma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK.nın 234/2. maddesi uyarınca mağdurun zorunlu vekili bulundurularak dinlenmesi gerekirken buna uyulmaması inceleme tarihinde mağdurun 18 yaşını ikmal etmesi nazara alındığında telafisi mümkün bulunmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın savunmalarında, mağdurenin suç tarihi itibarıyla 12 yaşından büyük olduğunu bildiğini, bu hususun mağdurenin yaşına itiraz niteliğinde olduğu anlaşılmakla, atılı suçların niteliğini belirlemeye etkisi bakımından müşteki Saniye’nin kızı olan mağdurenin İzmir Yeşilyurt Doğum Hastahanesinde doğmuş olduğu şeklindeki duruşma beyanlarına istinaden 29.12.1992 doğumlu olup, suç tarihinde 12 yaşı içerisinde bulunan mağdureye ait doğum tutanağının onaylı sureti getirtilip, mağdurenin resmî bir kurumda doğmadığının anlaşılması halinde, yaş tespitine esas olacak kemik grafileri çektirilerek, tam teşekküllü bir hastanede, içinde radyoloji uzmanının da bulunduğu bir heyetten sağlık kurulu raporu alınması, duraksama halinde Adli Tıp Kurumundan da görüş sorularak, mağdurenin gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması ile sanığın kendisi ile birlikte kaçan mağdureyi alarak bir
yakınının evine götürdüğü ve burada alıkoyduğu, sanığın ailesinin baskısı sonucunda mağdurenin bulunmuş olduğu eve polislerle giderek mağdureyi teslim etmiş ise de, eylemini soruşturma başladıktan sonra gerçekleştirmiş olduğundan, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama imkanının kalmamasına rağmen etkin pişmanlık maddesinin uygulanarak cezada indirim yoluna gidilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, kazanılmış hak saklı kalmak suretiyle hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.