Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/10857 E. 2015/10627 K. 16.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10857
KARAR NO : 2015/10627
KARAR TARİHİ : 16.11.2015

Tebliğname No : 14 – 2012/186287
MAHKEMESİ : Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11.04.2012
NUMARASI : 2009/260 Esas, 2012/54 Karar
SUÇ : Basit cinsel saldırı

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Hükmün gerekçesinde oluşa uygun olarak atılı suçun teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilmesine rağmen ceza tayini sırasında 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesinin uygulanmaması,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve bu belirleme yapılırken de sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan TCK’nın 102/2. maddesi uyarınca verilecek temel cezadan aynı Kanunun 35/2. maddesine göre teşebbüs nedeniyle yapılacak indirimin mağdura verilmek istenen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetilerek uygun bir oranda yapılması suretiyle, belirlenecek cezanın cinsel saldırı suçunun basit haline ilişkin TCK’nın 102/1. maddesinde yer alan cezanın altında olmaması gerektiği gözetilerek her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Uygulamaya göre de;
5237 sayılı TCK’nın 102/2-3. maddeleri uyarınca verilen ceza on yılı geçse dahi suçun sonucunda ruh sağlığının bozulmasından dolayı neticenin ağırlığına göre tayin edilen cezanın aynı Kanunun 49/1 ve 102/5. maddeleri gereğince yirmi yıla kadar arttırılmasının mümkün olduğu ve hakkaniyet gereği cezadan bir miktar daha arttırım yapılması gerektiği gözetilmeden, TCK.nın 102/5. maddesinin uygulama dışı bırakılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.