Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/10820 E. 2014/755 K. 23.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10820
KARAR NO : 2014/755
KARAR TARİHİ : 23.01.2014

Tebliğname No : 14 – 2013/318040

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan sanık Z.. A..’nin yapılan yargılaması sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetine dair Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 24.05.2013 gün ve 2011/83 Esas, 2013/233 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamından; mağdurenin 16.09.2005 günü polise müracaatı üzerine başlatılan soruşturma sonucu Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının 20.04.2007 gün ve 2007/3551 sayılı Kararı ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı iddiaları konusunda kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildikten sonra, 21.04.2008 tarihinde yapılan denetim sırasında Adalet Başmüfettişi ve Cumhuriyet Başsavcısının yeterli delil toplanmadığı tavsiyesi üzerine kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verildiği, bu defa yeni bir delil de elde edilmemesine rağmen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca 22.02.2011 günlü iddianame ile kamu davası açıldığı anlaşılmakla; 5271 sayılı CMK.nın 172/2. maddesine göre kovuşturmaya yer olmadığına karar verildikten sonra yeni bir delil meydana çıkmadıkça aynı fiilden dolayı kamu davası açılamayacağı, aynı Kanunun 173/1. maddesine göre mağdurenin kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren mağdurun onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesine itiraz hakkının bulunduğu, kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin kararın tebliğ sonucu itiraz edilmeden kesinleşmesi veya itirazın merciince reddedilmesi halinde, yeni delil elde edilmeden açılan kamu davasının reddinin gerekeceği, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın mağdureye veya kanuni temsilcilerine tebliğ edildiğine dair tebligat parçasının bulunmadığı gözetilerek tebligat yapılıp yapılmadığı, kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, tebligat yapılmamış ise kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin kararın mağdureye tebliği ile karara itiraz halinde itiraz sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, iddianame düzenlemek için yeterli “yeni” delil bulunmadıkça, idari denetim diye ifade edilen Başsavcının denetimi yoluyla ya da başka herhangi bir yolla, kovuşturmaya yer olmadığı kararını ortadan kaldırarak iddianame düzenlenemeyeceği gözetilmeden, Adalet Başmüfettişi ve Cumhuriyet Başsavcısının tavsiyesi üzerine yeni delil de elde edilmemesine rağmen açılan kamu davasında yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine ve tutukluluk süresine göre, sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü olmadığı taktirde en seri vasıtayla derhal tahliyelerinin sağlanması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 23.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.