Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/10753 E. 2014/7895 K. 11.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10753
KARAR NO : 2014/7895
KARAR TARİHİ : 11.06.2014

Tebliğname No : 6 – 2012/239038
MAHKEMESİ : Çankırı Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12.04.2012
NUMARASI : 2010/96 Esas, 2012/38 Karar
SUÇ : Sanık Okan hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (5 kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez); sanık Bünyamin hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (2 kez); sanık Mahir hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (2 kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez), yağma (2 kez), şantaj (2 kez), yaralama (2 kez), sanık Mehmet hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez), yaralama ve şantaj; sanık Mesut hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından M.. A.. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık O.. S.. adına gelen Av. E.. K.. huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık O.. S.. hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 18.06.2014 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
CMK.nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, mağdureler vekilinin 23.09.2010 tarihli celsede katılma talebinde bulunarak ve mahkemece verilen hükümleri temyiz ederek açıkca katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere mağdurelerin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecer bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK.nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdureler S.. S.., Demet ve Sema’nın davaya katılmalarına ve vekil Av. A.. U..’ın katılanlar vekili olarak kabul edilmesine ve sanıklar Mahir ve Mehmet hakkında yaralama ve şantaj suçlarından dolayı CMK.nın 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların 5271 sayılı CMK.nın 231/12. maddesine göre itirazı kabil nitelikte olması nedeniyle CMK.nın 264. maddesi hükmüde gözetilerek sanıklar Mahir ve Mehmet müdafilerinin temyiz dilekçelerinin bu suçlar yönünden itiraz olarak değerlendirilip, mahallinde merciince gerekli karar verilmesi mümkün görülerek incelemenin sanık Okan hakkında zincirleme biçimde beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (2 kez) ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez) suçlarından kurulan mahkûmiyet, sanık Bünyamin hakkında çocuğun basit cinsel istismarı (2 kez) suçundan kurulan mahkûmiyet, sanık Mahir hakkında çocuğun basit cinsel istismarı (2 kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez) ve yağma (2 kez) suçlarından kurulan mahkûmiyet, sanık Mehmet hakkında çocuğun basit cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez) suçlarından kurulan mahkûmiyet, yaralama suçundan verilen red, sanık Mesut hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerine ilişkin sanıklar müdafileri ile katılanlar vekilinin istemiyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Olayın tek tanığı olan mağdurelerin, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması açısından 5271 sayılı CMK.nın 210/1. ve 236/2. maddeleri gereğince, tanık sıfatıyla duruşmada dinlenilmelerinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre, sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, mağdurelerin beyanı alınmadan eksik incelemeyle yazılı şeklide hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ve mağdureler vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
11.06.2014 tarihinde verilen işbu karar 18.06.2014 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından S.. A. hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.