Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/10449 E. 2015/8757 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10449
KARAR NO : 2015/8757
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

Tebliğname No : 14 – 2012/167950
MAHKEMESİ : Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21.10.2011
NUMARASI : 2009/22 Esas, 2011/339 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanıklar müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanıklar haklarında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosya kapsamına göre akıl hastası olan mağdurenin evden kaçarak dışarıda yaşadığı elli gün içerisinde bir çok kişinin cinsel istismarına uğradığı ancak tüm faillerin tespit edilemediği, bu nedenle ruh sağlığındaki bozulmanın sanıklardan birisi veya hepsinin eylemiyle meydana gelip gelmediğinin belirlenemediği anlaşıldığından, içeriği itibariyle yetersiz Adli Tıp Kurumu raporuna dayanılarak sanıkların cezalarının TCK’nın 103/6. maddesi uyarınca arttırılması;
Hükümlerden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkân verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.