Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2012/9352 E. 2014/7406 K. 03.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/9352
KARAR NO : 2014/7406
KARAR TARİHİ : 03.06.2014

Tebliğname No : 8 – 2011/14803
MAHKEMESİ : Ünye 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06.07.2010
NUMARASI : 2010/297 Esas, 2010/520 Karar
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların eylemlerini gerçekleştirdikleri esnada mağdurun şahsına bir zarar vermedikleri, mağdurda oluşan ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikteki yaralanmanın ise kaçırılırken orman içinde yürüdükleri esnada gerçekleştiği ve sanıkların mağduru kendiliklerinden, soruşturma başlatılmadan bıraktıklarının anlaşılması karşısında, haklarında TCK.nın 110. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanıklar Halil ve Zekeriya müdafii, sanıklar Turgut ve Ergün müdafii ile sanık Necla’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.06.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

Karşı Oy

765 sayılı önceki TCK.nın 429 ve 430 maddelerinde hürriyetten yoksun kılma suçlarında ‘suçun şehvet hissi veya evlenme maksadıyla işlenmesi’ artırım nedeni olarak düzenmiştir. Bu suçun yeni TCK.da karşılığı olan TCK.nın 109/5 maddesinde ise, önceki yasanın evlenme maksadıyla işlenmesi ifadesine yer verilmemiştir. Böylece yasa koyucu yeni yasada suçun, evlenme maksadı ile işlenmesi halini cezada artırım nedeni olarak saymamıştır. Yeni yasada artırım nedeni olan durum sadece suçun cinsel amaçla işlenmesi halidir. Önceki yasada suçun şehvet hissi ile işlenmesinin karşılığı, yeni yasada cinsel amaçla işlenmesi şeklinde ifade edilmektedir. Öte yandan sanık, imkanı olduğu halde cinsel hiçbir davranışta bulunmamış, mağdureyi ikna edemeyeceğini anlayınca da kendiliğinden mağdureyi serbest bırakmışdır. Açıklanan nedenlerle TCK.nın 109/5 maddesindeki artırım nedeninin uygulanma şartlarının oluşmadığı kanaatiyle sayın çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.