YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/8847
KARAR NO : 2014/166
KARAR TARİHİ : 14.01.2014
Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve reşit olmayan kimseyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçlarından sanıklar …, …, … (…) ve …’un yapılan yargılamaları sonunda; sanıklar … ve …n’in çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetlerine, reşit olmayan kimseyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçlarından beraatlerine, sanıklar … ve …’in atılı suçlardan beraatlerine dair Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 03.06.2010 gün ve 2009/52 Esas, 2010/140 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanıklar … ve … müdafileri tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
İddianame içeriğinde sanıklara isnat edilen reşit olmayan kimseyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçunun düzenlendiği 765 sayılı TCK.nın 430/2. maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre, 7 yıl 6 aylık asli ve ilave zamanaşımına tâbi olduğu ve suç tarihinden inceleme gününe kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK.nın 7/2 ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri gözetilmek suretiyle hükümlerin CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, sanıklar haklarında bu suçtan açılan kamu davalarının aynı Kanunun 322 ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE,
Sanıklar Güler ve Mürvet haklarında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin incelemesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanıklar Ferdi ve Hasan Hüseyin haklarında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyizlere gelince;
Sanık …’nin kayden 10.08.1989 doğumlu olan ve 15 yaşından küçük mağdure ile karı koca hayatı yaşadıkları rızasıyla birden fazla kez ırzına geçtiği, sanık …’in de oğlunu 15 yaşından küçük mağdure ile evlendirmek ve evinde cinsel ilişkiye girmelerine izin vermek suretiyle bu suça iştirak ettiği ve zsanık … ile mağdurenin hükümden önce 29.05.2007 tarihinde evlendikleri olayda, suç tarihinin mağdurenin 15 yaşını tamamladığı 10.08.2004 tarihi olduğu 5252 sayılı Kanunun 9/3 ve CMK.nın 34 ve 230. maddelerine uygun olarak sanıkların eylemlerine uyan önceki ve sonraki kanunların bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçlar birbiriyle karşılaştırıldığında, 765 sayılı TCK hükümlerinin sanıklar lehine olduğu gözetilerek sanık … hakkındaki kamu davasının aynı Kanunun 434/1. uyarınca ertelenmesine, sanık … hakkındaki kamu davasının ise 434/son maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesi gerekirken 5237 sayılı TCK uyarınca mahkûmiyet hükümleri kurulması,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcıları ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.