Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2012/7999 E. 2012/7812 K. 09.07.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/7999
KARAR NO : 2012/7812
KARAR TARİHİ : 09.07.2012

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanıklar … ve …’ın, sanık …’in ayrıca tehdit suçundan yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetlerine dair Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 25.01.2012 gün ve 2010/257 Esas, 2012/14 Karar sayılı sanık … hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçu yönünden res’en de temyize tâbi hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar müdafileri tarafından istenilmesi ve incelemenin de duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle 27.06.2012 Çarşamba günü saat 13:30 ‘a duruşma günü tayin olunarak sanıklar müdafilerine çağrı kağıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından … … hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık … adına gelen Av…. ile sanık … adına gelen Av…. Banazlı huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanıklar … ve … hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanıklar müdafileri temyiz layihalarını açıklayarak savunmada bulunup müvekkilleri hakkındaki hükmün BOZULMASINI istediler.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanıklar müdafileri savunmalarına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 11.07.2012 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Mağdurun 07.01.1998 olan doğum tarihinin karar başlığında 07.01.1988 olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
Sanıkların oluşa uygun olarak işlediği kabul edilen, mağdura yönelik nitelikli cinsel istismar suçuna uyan 5237 sayılı TCK.nın 103/2,103/3 ve 103/4 maddeleri uyarınca verilen ceza 15 yıla ulaşsa veya geçse dahi, suçun sonucunda ruh sağlığının bozulmasından dolayı neticenin ağırlığına göre tayin edilen cezanın, aynı Kanunun 49/1 ve 103/6. maddeleri gereğince 20 yıla kadar artırılmasının olanaklı bulunduğu nazara alınarak, anılan kanun maddeleri gereğince hakkaniyet kuralları gözetilerek uygun bir artırım yapılması gerektiği halde, 103/6. maddenin uygulama dışı bırakılması ve ayrıca dosya kapsamına göre, aralarında fikir ve eylem birliği bulunan sanıkların bahçelik bir mevkiye götürüp cebir ve tehdit kullanmak suretiyle direncini kırdıkları mağdura karşı aynı mekanda birbirini takiben çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu gerçekleştirdikleri ve bizzat işledikleri eylemden ayrı olarak diğerinin eylemine de 5237 sayılı TCK.nın 37. maddesi anlamında katılmış olmalarından dolayı 5237 sayılı TCK.nın 103/2, 103/3 ve 103/4. maddelerine göre belirlenen cezalarının teselsül nedeniyle aynı Kanunun 43. maddesi uyarınca da artırılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, yerinde görülmeyen sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmalarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin ONANMASINA, 09.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
09.07.2012 tarihinde verilen iş bu karar 11.07.2012 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından … … hazır olduğu halde sanıklar müdafii gıyabında tefhim olundu.