YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/5306
KARAR NO : 2014/2672
KARAR TARİHİ : 04.03.2014
Tebliğname No : 5 – 2011/87401
MAHKEMESİ : Balıkesir 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14.09.2010
NUMARASI : 2009/512 Esas, 2010/478 Karar
SUÇ : Basit cinsel saldırı
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mağdurenin Balıkesir 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 19.09.2008 tarih, 2008/1024 Esas, 2008/1207 Kararı ile kısıtlandığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Balıkesir Devlet Hastanesi Sağlık Kurulu’nun 24.01.2008 tarihli .. Protokol Numaralı raporu ile aynı hastanenin 07.02.2008 tarihli ….Protokol Numaralı raporunda; mental retardasyon tanısı ile maruz kaldığı eyleme karşı kendisini bedenen ve ruhen kısmen savunamayacağı, eylemin kötülüğünü idrak edemeyeceği; Adli Tıp Kurumu’nun 19.12.2008 tarihli 6491 Karar sayılı raporu ile de olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacağı ve maruz kaldığı fiile beden ve ruh bakımından mukavemet edemeyeceği belirlenen mağdurenin, akıl hastalığının hekim olmayanlarca anlaşılıp anlaşılmayacağı ve beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği hususlarında, Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kuruluna sevkinin sağlanarak hakkında ayrıntılı rapor alınmasından sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin düşünülmemesi,
Balıkesir Devlet Hastanesinin 24.01.2008 tarihli sağlık kurulu raporunda; mağdurenin radyolojik olarak 20 yaş ile uyumlu olduğu, yine aynı hastanenin 07.02.2008 tarihli sağlık kurulu raporunda; mağdurenin morfolojik, radyolojik ve fizyolojik olarak 22 yaşlarında olduğunun belirtilmiş olması, mağdurenin babasının 27.11.2008 tarihli duruşmada “Benim kızım Balıkesir doğum hastanesinde doğdu. Kendisi 22 yaşındadır. Ancak eşimi ben kaçırmıştım. O tarihte evli idi. Bu sebeple zamanında kaydettiremedik.” şeklinde beyanda bulunmuş olması karşısında, mağdurenin yaşına ilişkin çelişkinin giderilerek mağdurenin gerçek yaşının tespiti ile, yaşın 18’den büyük olup olmadığının sonucuna göre uygulama maddesinin belirlenerek sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin düşünülmemesi,
Sanıklar hakkında TCK.nın 102/1. maddesine aykırılıktan açılan kamu davasında ek savunma hakkı verilmeksizin 103/3-4 maddelerinden hüküm kurulmak suretiyle CMK.nın 226/1. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.