YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/2513
KARAR NO : 2014/220
KARAR TARİHİ : 15.01.2014
Tebliğname No : 14 – 2011/258095
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan sanık Ö.. D..’nin yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Konya 7. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 28.04.2011 gün ve 2010/572 Esas, 2011/247 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın ve mağdurenin aşamalarda değişmeyen beyanları, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre, sanık ile mağdurenin akraba oldukları, olay günü mağdurenin hiç bir cebir, tehdit ve hile olmaksızın kendi rızası ile sanığın baba evine giderek orada bir süre kaldığı ve yaklaşık iki hafta sonra da ailesine teslim edildiği anlaşılmakla, sanığın kanuni temsilcinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu rızasıyla yanında tutup çocuğun ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeme eyleminin 5237 sayılı TCK.nın 234/3. maddesinde yer alan suçu oluşturduğu, mağdurenin babası Yaşar ve annesi Havva’nın da mahkeme huzurunda alınan 20.09.2010 tarihli beyanlarında sanıktan şikâyetçi olmadıkları da nazara alınarak, kayden 02.01.1995 doğumlu olup suç tarihinde 14 yaş 5 ay 23 günlük olan mağdurenin, doğumundan iki yıl sonra nüfusa kayıt edildiği ve 15 yaşını ikmaline de kısa bir süre kaldığı, suç tarihinde baba evinden ayrılarak sanık ile birlikte bir süre sanığın babasına ait evde kaldıkları, sanığın 03.03.2010 tarihli Cumhuriyet Savcılığında alınan beyanında ”normalde Dilek’in yaşı iki yaş daha büyüktür” şeklinde beyanda bulunduğunun anlaşılması karşısında, suçların oluşumuna ve niteliğini belirlemeye etkisi bakımından mağdurenin, ilgili merciinden doğum tutanağının onaylı sureti getirtilip, resmi bir kurumda doğmadığının saptanması halinde, mağdurenin yaşını belirlemeye yönelik kemik grafileri çektirilerek, tam teşekküllü bir hastaneden içinde radyoloji uzmanının da bulunduğu sağlık kurulu raporunun aldırılması, duraksama halinde Adli Tıp Kurumu Başkanlığından görüş sorulup, mağdurenin suç tarihindeki yaşı belirlendikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.