YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/2441
KARAR NO : 2012/6774
KARAR TARİHİ : 14.06.2012
Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık …’nin yapılan yargılaması sonunda; beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine dair … 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 28.10.2011 gün ve 2010/177 Esas, 2011/362 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık ve müdafii tarafından istenilmesi ve sanık müdafiin incelemenin de duruşmalı yapılmasını talep etmesi üzerine; dosya … Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğnameyle Daireye gönderilmekle 06.06.2012 Çarşamba günü saat 13:30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak … Cumhuriyet Savcılarından … hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık … adına gelen Av. … … huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
… Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 20.06.2012 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Mağdurenin yaşının suçun oluşumuna ve niteliğine etkisi bakımından, mağdurenin dosyada mevcut film, grafiler ve sağlık kurulu raporu ile birlikte Adli Tıp Kurumuna gönderilerek gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, içinde röntgen uzmanı olmayan heyetçe verilen yetersiz raporla yetinilmesi ve ayrıca,
mağdurenin 03.02.2010 tarihli … Eğitim araştırma Hastanesi raporunda “meydana gelen olayla ilgili olarak bir yerden bir yere gitme, o yerde kalma, rızaen cinsel ilişkiye girme fiillerinin hukuki anlam ve sonuçlarını anlama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin gelişmemiş” olduğunun belirtilmesi, yine 11.05.2011 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda “mağduru bulunduğu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmediği” belirtildikten sonra, çelişki oluşturacak şekilde aynı raporda “mevcut olan zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılamayacağı, beyanlarına itibar edebileceğinin” belirtilmesi karşısında, çelişkilerin giderilmesi amacıyla Adli Tıp Kurumu Kanununun 15. maddesi uyarınca Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan, mağdurenin suç tarihinde akıl hastalığı veya zayıflığının bulunup bulunmadığı, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı, fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişip gelişmediği, (5237 sayılı TCK.nın 103/1-a maddesi kapsamında olup olmadığı), hastalığının hekim olmayanlarca anlaşılıp anlaşılamayacağı ve ifadelerine itibar edilip edilemeyeceği hususlarında rapor alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik tahkikatla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiin temyiz itirazları ile sanık müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
14.06.2012 tarihinde verilen iş bu karar 20.06.2012 tarihinde … Cumhuriyet Savcılarından … … hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.