Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2012/13174 E. 2014/3277 K. 13.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/13174
KARAR NO : 2014/3277
KARAR TARİHİ : 13.03.2014

Tebliğname No : 14 – 2012/242105
MAHKEMESİ : Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21.09.2006
NUMARASI : 2006/165 Esas, 2006/410 Karar
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen, sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosyada bulunan onaylı nüfus kayıt örneğine göre, 10 yaşındaki mağdurun aşamalardaki istikrarlı anlatımlarına, bu anlatımı doğrulayan tanık Ramazan’ın beyanlarına, olaydan bir aydan fazla zaman geçmiş olması nedeniyle doktor raporunda bulgu bulunmamasının istismarın organ sokma şeklinde gerçekleşmediğinin maddi delili olarak kabul edilemeyeceğine ve tüm dosya içeriğine göre, suça sürüklenen çocuğun, olay günü mağduru zorla köprü altına götürerek anal yoldan organ sokmak suretiyle cinsel istismarda bulunduğunun sübut bulması karşısında, eyleminin TCK.nın 103/2. maddesinde düzenlenen vücuda organ sokmak suretiyle cinsel istismar suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde basit cinsel istismar suçundan hüküm kurulması,
Adli Tıp Kurumu Kanununun 7 ve 23. maddelerine göre, suç tarihinde çocuk olduğu anlaşılan mağdurun muayenesi ve hakkındaki raporun düzenlenmesi sırasında, inceleme konusunun uzmanı olan çocuk psikiyatristi bulundurulması gerektiği gözetilmeden, usulüne uygun teşekkül etmeyen 03.07.2006 tarihli Adli Tıp kurumu 6. İhtisas Kurulu raporuna itibar edilerek TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, olayın üzerinden uzun zaman geçmiş olması nedeniyle suçun, mağdur üzerindeki bedensel ve ruhsal etkilerinin kaybolma ve şimdi elde edilecek bulgularla olay arasında illiyet kurmadaki meşkukiyet nedeniyle dosyanın Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kuruluna gönderilerek konusunun uzmanı olan çocuk psikiyatristi uzmanının da katıldığı usulünce oluşturulacak heyetten mağdurun eylem sonucunda ruh sağlığının bozulup bozulmadığı konusunda rapor alınarak, suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.