YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/12415
KARAR NO : 2014/7073
KARAR TARİHİ : 28.05.2014
Tebliğname No : 5 – 2011/121009
MAHKEMESİ : Diyadin Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22.12.2010
NUMARASI : 2008/17 Esas, 2010/169 Karar
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suçun niteliğine etkisi bakımından mağdurenin nüfus kaydı getirtilmeden hüküm kurulmuş ise de, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla nüfus kayıt örneği temin edildiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın mağduru cebir, tehdit veya hile ile götürdüğüne ilişkin mağdurun aşamalarda değişen beyanı dışında şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil olmadığı gibi, mağdurun; sıcağı sıcağına kollukta verdiği 20.11.2007 tarihli ilk ifadesinde sanığın aracını yıkamaya gittikleri, ardından lokantaya gidip yemek yedikleri, daha sonra kaplıcaya gittikleri ve sanığın kendisine hiç birşey yapmadığı ve zarar vermediği yönündeki beyanı ve tüm dosya kapsamı sonucunda mağdurunun cebir, tehdit veya hile kullanılmaksızın sanıkla birlikte gittiğinin kabulü gerektiği, sanığın mağdura yönelik hukuka aykırı herhangi bir eyleminin bulunmadığının da anlaşılması karşısında, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının oluşmadığı, eylemin TCK.nın 234/3. maddesine belirtilen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanığın TCK.nın 234. maddesi uyarınca cezalandırılması yerine, yazılı şekilde TCK.nın 109/2-3f maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre de,
5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre 53/1-c maddesinde yer alan sadece kendi alt soyu üzerindeki velâyet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğun koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu üzerindeki vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki vesayet ve kayyımlık yetkileri bakımından cezanın infazının tamamlanmasına kadar uygulanacağı gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.