Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2012/10099 E. 2014/7455 K. 03.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/10099
KARAR NO : 2014/7455
KARAR TARİHİ : 03.06.2014

Tebliğname No : 5 – 2011/97452
MAHKEMESİ : İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21.12.2010
NUMARASI : 2009/402 Esas, 2010/521 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (2 kez)

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık müdafiin duruşmalı inceleme talebinin, sanığa tayin olunan ceza miktarı ve süresinden sonra yapılmış olması nazara alınarak 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazların reddine,
Ancak,
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre sanık ile mağdurenin ilk olarak 2008 yılı yaz aylarında, ikinci olarakta 07.10.2009 tarihinde cinsel ilişkiye girdikleri aradan geçen süre nazara alındığında sanığın suçu ayrı bir suç işleme kararı altında işlediği, bu itibarla sanığın eylemlerinin iki ayrı suçu oluşturduğu, reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikâyete tâbi olduğu, mağdurenin ise ilk olarak 09.10.2009 tarihinde şikâyetçi olması karşısında, ilk eyleme ilişkin olarak 5237 sayılı TCK.nın 73/1. maddesinde belirtilen 6 aylık şikâyet süresinin geçtiği nazara alınarak ilk eylem sebebiyle düşme kararı verilmesi, ikinci eylem nedeniyle de mahkûmiyet hükmü kurulması yerine, yazılı şekilde TCK.nın 43. maddesi uygulanmak suretiyle sanığa fazla ceza tayini, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.