Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/97 E. 2011/294 K. 21.09.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/97
KARAR NO : 2011/294
KARAR TARİHİ : 21.09.2011

Sarkıntılık suçundan sanık …’ın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Of Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 08.12.2004 gün ve 2004/90 Esas, 2004/140 Karar sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;
08.12.2004 tarihli hükmün sanığın yokluğunda verilmesi sebebiyle 7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/1. maddesi uyarınca, sanığın bilinen en son adresine tebliğe çıkarıldığı ancak bilâ tebliğ iade edildiği, kolluk marifetiyle yapılan adres araştırmasında sanıkla yapılan telefon görüşmesi sonucunda tespit edilen ve 29.12.2005 tarihli tutanağa dercedilen tebliğe elverişli yeni adres yerine, tebliğ mazbatasının sanığın eski adresindeki ikametinin kapısına yapıştırıldığı ve usulsüz tebliğe istinaden sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararının kesinleştirildiği, 5237 sayılı TCK.nun yürürlüğe girmesi sebebiyle yapılan uyarlama yargılaması sonunda verilen 08.02.2006 gün, 2004/90 Esas ve 2004/140 Ek Karar sayılı hükmün 25.09.2006 tarihinde tebliği üzerine, ilk hükümden haberdar olan sanık müdafii tarafından verilen 02.10.2006 tarihli dilekçenin, ilk hükme yönelik eski hale getirme istemi olduğu ve temyizinin de süresinde olduğu, sonraki tarihli verilen 08.02.2006 tarihli Ek Kararın da hukuksal değerinin bulunmadığı, yok hükmünde olduğu kabul edilerek gereği düşünüldü:
Sanığa isnat olunan suçun tâbi olduğu yasa maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık asli zamanaşımına tabi olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan 08.12.2004 tarihli mahkûmiyet kararından itibaren inceleme gününe kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK.nun 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle hükmün CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddeleri uyarınca davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 21.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.