Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/755 E. 2011/5062 K. 15.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/755
KARAR NO : 2011/5062
KARAR TARİHİ : 15.12.2011

Irza geçme suçundan sanık …’ın bozma üzerine yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair … 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 29.12.2005 gün ve 2004/191 Esas, 2005/525 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ve mağdure beyanlarında, suç tarihi olan 26.08.1999’dan itibaren yaklaşık dört ay süresince müteaddit defalar cinsel ilişkiye girerek karı koca hayatı yaşadıklarını ifade etmiş iseler de, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 18.02.2000 tarih ve 29 protokol sayılı raporunda mağdurenin muayenesinde hymen anüler tarzda olup ancak duhule müsait olduğunun belirtildiği, yine Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesinin 16.03.2001 tarih ve 1214 karar sayılı raporunda mağdurenin 17.05.2000 tarihli muayenesinde kızlık zarının salim olduğu, zarda yırtık bulunmadığı, zarın delik çapının 2,5 cm açıklığında olduğu ve olay tarihinde kızlığının bozulmamış olduğunun beyan edildiği, Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesinin 15.12.2004 tarih ve 3384 Karar sayılı raporu ile 04.04.2005 tarih 875 Karar sayılı ek mütalaa raporunda hymenin ereksiyon halindeki penisin yırtılmaksızın duhulüne müsait olmadığının tereddütsüz şekilde tespit edildiği, bu durum karşısında dosyada mevcut ve istikrar içeren somut delil niteliğindeki Adli Tıp Kurumu raporlarına üstünlük tanınarak, sanık ile mağdurenin evlenmelerine ailelerinin … göstermelerini temin veya değişik subjektif değerlendirmelere dayalı nedenlerle hareket ederek beyanda bulundukları düşünülerek lehe bir kabulle, sanığın eyleminin suç tarihi itibariyle 765 sayılı TCK.nun 415. maddesinde tanımlanan ırz ve namusa tasaddi suçunu oluşturacağı gözetilerek hüküm kurulması gerekirken, ırza geçme suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi