Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/5282 E. 2012/12944 K. 12.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/5282
KARAR NO : 2012/12944
KARAR TARİHİ : 12.12.2012

KARAR

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık … …’ın yapılan yargılaması sonunda; beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine dair Ağrı Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 20.09.2007 gün ve 2006/60 Esas, 2007/228 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkına kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan zamanaşımı süresi içinde kamu davası açılabilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 23.07.2007 tarihli raporunun düzenlenmesi sırasında, inceleme konusunun uzmanı olan çocuk psikiyatri uzmanının bulundurulmaması nedeniyle, olayın üzerinden uzunca bir zaman geçmiş olması dikkate alınarak öncelikle dosya üzerinden, talep halinde ise mağdurun da sevkedilerek, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 05.04.2011 gün ve 2011/56 Esas, 2011/76 sayılı Kararında açıklandığı üzere, Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan veya Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23/B ve 31. maddeleri gereğince Yükseköğretim Kurumları veya birimlerinde Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulu ölçütlerine göre, (içinde en az iki adli tıp uzmanı ile tetkik edilecek konunun uzmanı bir hekimin zorunlu katılımıyla ve en az beş kişiden) oluşacak bir heyetten rapor alınarak sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken Adli Tıp Kanununun 7 ve 23. maddelerine uygun teşekkül etmeyen ihtisas kurulu raporuna dayanılarak sanık hakkında TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
-2-

Kabule göre de;
Tüm dosya kapsamı ve mahkemenin kabulüne göre sanığın organ sokmak suretiyle eylemlerini gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK.nın 61/4-5. maddesindeki sıralamaya göre 103/2. madde ile temel ceza belirlenip, belirlenen cezadan sonra 103/6. maddesinin tatbiki ile bundan sonra 103/2. maddesi ile belirlenen ceza süresi üzerinden 43/1. maddesi uygulanarak bulunacak miktarın, 103/6. madde ile tayin edilecek ceza süresine eklenmesi suretiyle hüküm kurulması gerekirken, temel ceza belirlenmeden yazılı şekilde doğrudan TCK.nın 103/6. maddesi uyarınca ceza tayin edilip, belirlenen bu ceza üzerinden aynı Kanunun 43/1 .maddesi uyarınca artırım yapılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.