Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/5133 E. 2012/12050 K. 27.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/5133
KARAR NO : 2012/12050
KARAR TARİHİ : 27.11.2012

Çocuğun nitelikli cinsel istismarına teşebbüs suçundan sanık …’nın yapılan yargılaması sonunda; eylemin çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu kabul edilerek mahkûmiyetine dair … 3. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 23.10.2007 gün ve 2007/195 Esas 2007/331 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
… Cumhuriyet Başsavcılığının 04.06.2007 tarihli müzekkeresine istinaden … Üniversitesi … Araştırma ve Uygulama Hastanesince yapılan 21.06.2007 tarihli muayenesi sırasında, Cumhuriyet Başsavcılığınca yazılan müzekkere ekine fiili livata bulgularına ilişkin önceki rapor eklenmediği ve aradan geçen 18 günlük süre nedeniyle fiili livata belirtilerinin iyileşip herhangi bir iz bırakmayacak şekilde kaybolmasının da doğal olması nedeniyle 21.06.2007 tarihli muayeneye istinaden düzenlenen maddi bulgulara rastlanmadığı belirtilerek “anüs cıvarında sürtme veya sürtünme durumlarında akut veya kronik fiili livata ile uyumlu maddi bulgulara rastalanmayacağı tıbben bilindiğine” ilişkin kısmın olaya ilişkin olmayıp genel bir tıbbi tespit olduğu, mağdur çocuğun aşamalardaki beyanlarında sanığın kendisini dükkanda bulunan tezgahın arkasına götürerek fiili livata eyleminde bulunduğunu ve canının acıdığını belirtmiş olması, olay günü alınan ve … Çocuk Hastanesinden çocuk cerrahisi uzmanının düzenlediği 03.06.2007 tarihli raporunda da mağdurun anal bölgesinde renk değişikliği bulunduğu, saat 12 ve 6 hizasında çatlak mevcut olup, anal bölgenin iç tarafında hafif kızarıklık bulunduğunun belirtilmiş olması karşısında, fiili livata eyleminin gerçekleştiğinin kabulü gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması,
Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetinin kanuni sonucu olarak TCK.nın 53/1-c maddesindeki haklardan kendi alt soyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, aynı haklardan kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, kendi alt soyu dışındakileri ayrı tutmaksızın 53/1.c maddesindeki haklardan koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca hükmün BOZULMASINA, 27.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.