Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/22094 E. 2013/10790 K. 31.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/22094
KARAR NO : 2013/10790
KARAR TARİHİ : 31.10.2013

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanık S.. K..’nın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetine dair Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 25.11.2009 gün ve 2009/260 Esas, 2009/400 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Kayden 04.11.1994 doğumlu olup suç tarihinde 15 yaşında ancak bu yaşı henüz tamamlamayan mağdurenin rızası ile sanıkla kaçtıkları ve cinsel ilişkiye girdikleri, 26.01.2011 tarihinde resmî nikâhla evlenip çocuk sahibi oldukları ve halen de evliliğin devam ettiği olayda, sanığın duruşmada, suç tarihinde mağdurenin kendisine 16 yaşında olduğunu söylediğini beyan etmesi, mağdurenin de bu bu ifadeyi doğrulaması ve kimi Adli Tıp raporlarında genetik beslenme ve hormonal nedenlerle kayıt yaşının kemik yaşından farklı olabileceğinin belirtilmesi karşısında, TCK.nın 30. maddesi hükümleri yönünden hata halinin mevcut olup olmadığının tespiti için mağdurenin görünüm itibarıyla 15 yaşından küçük olduğunun anlaşılıp anlaşılamayacağı, içinde bulundukları sosyal ve kültürel durumları da dikkate alınarak sanığın mağdurenin yaşı konusunda hataya düşmesinin mümkün olup olmadığı araştırılarak ve mahkemenin dosyadaki tüm verilerle birlikte kendi gözlemini de tespit ederek, gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesinden de yararlanılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.