Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/1917 E. 2012/1680 K. 15.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/1917
KARAR NO : 2012/1680
KARAR TARİHİ : 15.02.2012

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık …’nun yapılan yargılaması sonunda; reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkûmiyetine dair … Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 20.02.2006 gün ve 2005/388 Esas, 2006/50 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi katılan vekili ve sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan zamanaşımı süresince dava açılabilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafiin ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Anayasa Mahkemesi’nin 23.11.2005 günlü 2005/103-89 sayılı kararı ile 5237 sayılı Kanunun 104/2. maddesinin iptal edilmesi karşısında, oluşa uygun şekilde reşit olmayanla cinsel ilişkide bulunduğu kabul edilen sanığın eyleminin, aynı Kanunun 104. maddesinin 1. fıkrası kapsamında kaldığı, bu suç şikâyete tâbi olup, zarar gören gerçek kişi şikâyetçi olduğundan 5271 sayılı CMK.nın 253 ve 254. maddelerine göre uzlaşma kapsamında kaldığı, uzlaşmanın bir kovuşturma şartı olduğu, 5560 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değişik CMK.nın 253. maddesinde cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda uzlaşma yoluna gidilemeyeceği belirtilmiş ise de, suç tarihindeki lehe kanun ve müktesep hak hükümleri nazara alınarak uzlaştırma işlemi yapılması, sonuçsuz kalması durumunda ise hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve …nın 7/2. maddesi uyarınca sanık yararına olan 5728 sayılı Kanunun 562. maddesinin 1. fıkrası ile değişik CMK.nın 231/5. maddesinde hapis cezası için öngörülen sınırın 2 yıla çıkartılması ve anılan maddenin 2. fıkrası ile de 231/14. maddesindeki soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suç olma koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemece 6008 sayılı Kanunun 7. maddesi de gözetilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının karar yerinde tartışılması lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.