Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/18004 E. 2013/10211 K. 07.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/18004
KARAR NO : 2013/10211
KARAR TARİHİ : 07.10.2013

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama (2 kez), 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından sanık … ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan sanık …’in yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetlerine dair …Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 28.04.2009 gün ve 2007/962 Esas, 2009/427 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık … hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanık hakkında kasten yaralama suçundan tayin edilen cezanın TCK.nın 86/1. maddesi uyarınca belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olarak aynı Kanunun 86/2. maddesinin gösterilmesi, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunda sanıklara tayin edilen cezanın silahla ve birden fazla kişi ile gerçekleştirilmesi nedeniyle yapılan arttırım sırasında uygulama maddesinin gösterilmemesi mahallinde giderilebilir yanlışlık ve noksanlık olarak kabul edilmiş, sanık hakkında 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 108/2. maddesi uyarınca, tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağından sanığın önceki mahkûmiyetlerinden en ağırı olan ….. Ağır Ceza Mahkemesinin 1994/283 Esas, 1995/161 Karar sayılı ilamı ile verilen 17 yıl 6 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerekirken….Asliye Ceza Mahkemesinin 23.11.2005 gün ve 2002/251 Esas, 2002/231 Karar sayılı ilamı verilen 1 yıl hapis cezasının tekerrüre esas alınması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Şartla tahliye kararını geri alma yetkisinin hükmü veren mahkemeye ait olduğu gözetilmeden şartla tahliyenin geri alınması hususunda mahkemesine ihbarda bulunulmasıyla yetinilmesi yerine, yazılı şekilde karar verilmesi,
5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre 53/1-c maddesinde yer alan sadece kendi alt soyları üzerindeki velâyet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındakiler üzerindeki vesayet ve kayyımlık yetkileri bakımından cezaların infazlarının tamamlanmasına kadar uygulanacağı gözetilmeden, 53/1-c maddesindeki hakların tamamından yoksunluğun koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki hüküm fıkrasından tekerrür uygulamasına ilişkin “…. Ağır Ceza Mahkemesinin 1994/283 Esas, 1995/161 Karar sayılı ilamı nedeniyle Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 107/12. maddesi gereğince şartla tahliyesinin geri alınmasına, bu konuda mahkemesine müzekkere yazılmasına” ibareleri ile her iki sanık yönünden 5237 sayılı TCK.nın 53. maddesi gereğince hükmedilen hak yoksunluğu ile ilgili bölümler hükümlerden çıkarılarak, yerine ”sanığın 5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre 53/1-c maddesinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velâyet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile haklarından koşullu salıverilme tarihine, 53/1. maddesinde yazılı diğer haklardan 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle eleştiri dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık … hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;
Sanık …’nın mağdure …’ye karşı elinden tutup araca bindirmeye çalışmak şeklindeki teşebbüs aşamasında kalan eylemin ani geliştiği, sanıklar arasında fikir ve eylem birliğinin bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre bozma kararının sanıkla aynı hukukî durumda bulunup hakkındaki hüküm temyiz edilmeyen sanık …’a CMUK.nın 325. maddesi gereğince TEŞMİLİNE, … tarihinde oybirliğiyle karar verildi.