Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/14784 E. 2012/9330 K. 02.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/14784
KARAR NO : 2012/9330
KARAR TARİHİ : 02.10.2012

Hürriyeti tahdit (3 kez) suçlarından sanıklar …, …, …, … ve …’ın yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetlerine dair Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 06.04.2007 gün ve 2003/556 Esas, 2007/111 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar müdafileri tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;
Hükmolunan cezaların miktarına göre sanıklar …, … müdafiin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gözetilerek CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık …’in, mağdurlar … ve…’e yönelik eylemleri nedeniyle kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Diğer mağdur … 16.05.2003 tarihli kolluk ifadesinde, kendisini cebir kullanarak depoya kapatan şahıslar arasında sanık …’ın da bulunduğunu açıkça söylemiş, kovuşturma aşamasında da suç faili olarak sanıklar …, … ve yanlarındaki diğer sanıkların bulunduklarını belirtmiş olmasına karşın, mağdurlar … ve…’in yargılamanın hiçbir aşamasında sanık …’den söz etmemiş ve adı geçen sanığın da suçunu inkar etmiş bulunması, dosya içeriğinde de sanık …’in, isimleri geçen iki mağdura karşı atılı suçu işlediğine dair savunmanın aksine herhangi bir kanıt mevcut olmaması karşısında, sanık …’in mağdurlar … ve…’e yönelik suçlardan beraatine karar verilmesi gerektiği halde, yerinde olmayan gerekçeyle mahkûmiyetine hükmedilmesi,
Sanık …’in mağdur …’e yönelik eylemi nedeniyle kurulan hüküm ile sanıklar …, …’ın tüm mağdurlara yönelik eylemleriyle ilgili kurulan hükümlerin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mahkemenin oluşa uygun kabulü ve alt sınırdan ceza tayinine ilişkin uygulamasına göre, sanıklar hakkında suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK.nın 179/2, 179/3, 59. maddelerine göre belirlenen hapis cezası ile sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nın 109/2, 109/3-b ve 62. maddelerinin lehe kanunun tespiti bakımından uygulanması halinde belirlenecek hapis cezalarının miktarının aynı olduğu, bununla birlikte 765 sayılı TCK hükümlerine göre uygulama yapıldığında, sanıklar hakkında hapis cezasının yanında ayrıca para cezasına da hükmolunmasının gerekmesi karşısında, 5237 sayılı Kanuna göre ceza tayininin sanıkların lehine sonuç doğurduğu anlaşıldığından, Mahkemece 5237 sayılı TCK hükümlerinin uygulanması halinde sanıklar hakkında ayrıca aynı Kanunun 109/6. maddesinin yollamasıyla kasten yaralama suçuna ilişkin hükümlerin de uygulanacağı belirtilmiş ise de, mağdurlar hakkında düzenlenen rapor içeriklerde belirtilen yaralanmalarının niteliğine göre bu maddenin uygulama imkanı olmadığı ve yine sanıkların 765 sayılı Kanun hükümlerine göre hapis cezasına mahkûm olmalarının kanuni sonucu olarak haklarında aynı Kanunun 31. maddesine göre hak yoksunluğu uygulanacağı da gözetilmeden lehe kanunun yanlış belirlenmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.