Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/14175 E. 2012/7029 K. 20.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/14175
KARAR NO : 2012/7029
KARAR TARİHİ : 20.06.2012

Reşit olmayan mağdure ile rızasıyla cinsi münasebette bulunma ve … olmayan mağdureyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçlarından sanık …’un yapılan yargılaması sonunda; … olmayan mağdure ile rızasıyla cinsi münasebette bulunma eyleminin Reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğunun kabulü ile şikâyet yokluğundan kamu davasının düşmesine ve atılı Reşit olmayan mağdureyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçundan beraatine dair Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 17.09.2009 gün ve 2004/794 Esas, 2009/564 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi mağdure vekilleri tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
 Mağdure ve vekiline  CMK.nın  238/2. maddesi  uyarınca davaya katılmak isteyip istemedikleri sorulmamış ise de; CMK.nın 260/1. maddesine göre,  katılan sıfatını  alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören mağdurenin zorunlu vekilinin de mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere mağdurenin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK.nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdure …’ın davaya katılmasına ve zorunlu vekil Av. …’in katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verilmekle katılan … vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Sanığa atılı … olmayan mağdure ile rızasıyla cinsi münasebette bulunma ve … olmayan mağdureyi rızasıyla kaçırıp alıkoyma suçlarının 765 sayılı …nın 416/3 ve 430/2. maddelerinde öngörülen cezalarının üst sınırları itibarıyla aynı Kanunun 102/4. maddesine göre 5 yıllık asli zamanaşımına tâbi olduğu, sanığın sorgusunun yapıldığı 08.12.2004 tarihi ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükümlerin 5237 sayılı …nın maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 20.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.