YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/13978
KARAR NO : 2013/10694
KARAR TARİHİ : 30.10.2013
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından sanık …’ın yapılan yargılaması sonunda; çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına dair Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 30.10.2009 gün ve 2009/185 Esas, 2009/218 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan CMK.nın 231/5. maddesine göre verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itirazı kâbil kararlardan olup temyiz yeteneği bulunmadığı anlaşıldığından, bu suça ilişkin temyiz isteminin CMK.nın 264. maddesi hükmüne göre itiraz niteliğinde kabul edilip gerekli karar merciince mahallinde verilmesi mümkün görüldüğünden, incelemenin sanık müdafiin çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna ilişkin temyiz talebi ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde 12-15 yaşları arasında olan sanık hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35. maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu alınarak, sanığın suç tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığının mahkeme tarafından gerekçeleri gösterilerek takdir edilip hüküm kurulması gerekirken, rapor alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de,
Sanık ve magdurenin sekiz on günlük bir süreçte birden fazla kez cinsel ilişkiye girdiği olayda eylemler arasındaki sürenin kısalığı ve henüz kamu davası açılmamış olması dikkate alındığında, eylemler hukukî veya fiili bir kesintiye uğramadan sonuçlandığı anlaşıldığından; zincirleme şekilde tek nitelikli cinsel istismar suçunun oluşacağı gözetilmeden her bir eylem için yazılı şekilde ayrı ayrı ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.