Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/13022 E. 2013/9747 K. 26.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/13022
KARAR NO : 2013/9747
KARAR TARİHİ : 26.09.2013

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçundan sanık …’ın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Isparta Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16.06.2009 gün ve 2007/300 Esas, 2009/138 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde mağdurenin evinde eşi ile birlikte misafir olarak kalan sanığın, mağdurenin eşi sabah erken saatlerde işe gittikten sonra, mağdurenin küçük çocuğu ile yattığı odaya girerek uyumakta olan mağdurenin yüzüne yastıkla bastırıp ırzına geçtiği eylemden sonra sanığın kendi eşinin kaldığı odaya gittiği iddia edilmiş ise de; sanığın olay öncesi mağdurenin kulladığı telefona gece 00:46 ila, 01:16 saatleri arasında mesaj göndermesine rağmen, hayatın olağan akışına da uygun düşmeyecek şekilde mağdurenin telefonun mesaj ve zil sesinin kapalı olması ve mağdurenin de kollukta “niye mesajla çağırdığını sorduğunu” beyan etmesine rağmen yargılama aşamasında, “telefona gelen mesajları sabah kalktığında gördüğünü söylemesi çelişki sorulduğunda sanığa “niye böyle mesaj yazdığını mesajla sorduğunu” söylemesi, kollukta sanığın içine boşaldığını bildirmesine rağmen Cumhuriyet Savcılığında “kilotuna boşaldığını şahsın elini kolunu tuttuğunu” direnemediğini, yargılama aşamasında “o anda nutku tutulduğunu direnemediğini, olay sırasında 2,5 yaşındaki oğlunun psikolojisi bozulmasın diye bağırıp çağırmadığını” ifade etmesi, olay sırasında üzerinde bulunduğu iç çamaşırını yıkaması, yeni iç çamaşırının delil olarak incelenmesini istemesi, sanığın cinsel organında ve delil olarak verdiği iç çamaşırında ölü yada canlı sperm tespit edilememesi, sanığın ilişki sonrası soğukkanlı bir şekilde eşinin kaldığı odaya gittiğini, sanık odadan çıktıktan sonra 9 yaşındaki kızının odaya geldiğini ve ona birşey hissettirmek istemediğini beyan edip, birkaç dakika geçtikten sonra sanığı ve eşini götürmek üzere gelen babasına herhangi bir şey söylememesi, mağdurenin alınan raporlarında sanığın olay sırasında zor kullandığına ilişkin bir saptama bulunmaması, mağdurenin kollukta ve Cumhuriyet Savcılığında alınan ifadelerinde sanıktan şikâyetçi olmadığını bildirmesine rağmen mahkemede şikâyetçi olduğunu söylemesi karşısında; sanığın, mağdureye karşı zorla atılı suçu işlediğine dair kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden, sanığın müsnet suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.