Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2011/10803 E. 2012/3984 K. 04.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/10803
KARAR NO : 2012/3984
KARAR TARİHİ : 04.04.2012

Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan sanık …’ın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Çatalca Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 25.03.2009 gün ve 2008/372 Esas, 2009/106 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi katılanlar vekili ve sanık müdafii tarafından süresi içerisinde istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Suçun niteliğine etkisi bakımından mağdurenin nüfus kaydı getirtilmeden hüküm kurulmuşsa da; Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminden (UYAP) mağdurenin nüfus kayıt örneği temin edildiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık ve müdafiin mağdurenin 1988 doğumlu olup 20 yaşlarında olduğunu söylediğine dair savunmaları ve savunmaları doğrulayan mağdurenin internet web sitesi üyelik sayfalarının çıktılarının dosyaya ibraz edilmesi karşısında, suç vasfına etkisi gözetilerek nüfus kaydına göre 27.09.1991 doğumlu mağdureye ait doğum tutanağının onaylı sureti getirtilip, mağdurenin resmi bir kurumda doğmadığının anlaşılması halinde, yaş tespitine esas olacak film ve kemik grafileri çektirilerek, tam teşekküllü bir hastanede, içinde radyoloji uzmanınında bulunduğu bir heyetten sağlık kurulu raporu alınması, duraksama halinde Adli Tıp Kurumundan da görüş sorularak, mağdurenin gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Dairemizce de benimsenen Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı ilamında CMK.nın 231/6-c maddesinde geçen zarar kavramının yalnızca maddi zararları ifade etmek için kullanıldığı, manevi zararın bu kapsamda kullanılmadığı belirtilmiş olduğuna göre, dosyada mağdurenin maddi zararının bulunduğuna dair herhangi bir belge ya da bu konuda ileri sürülen bir iddia da bulunmadığı halde, zararın giderilmediğinden söz edilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılanlar vekili ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.