Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2019/5216 E. 2019/11824 K. 28.11.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/5216
KARAR NO : 2019/11824
KARAR TARİHİ : 28.11.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, infaz ve koruma memurluğu hizmet öncesi eğitimine öğrenci olarak katılan davalının 17 gün devamsızlığından dolayı ilişiğinin kesildiğini, Ceza İnfaz ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kanunu’nun 15. maddesi ile Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nin 39. maddesi gereğince davalının kendisi için yapılan giderleri iki katı fazlasıyla ödemesi gerektiğini ileri sürerek; 11.303,76 TL’nin her bir ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, ıslahla birlikte talep sonucunu 11.963,25 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 11.963,25 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, infaz ve koruma memurluğu için hizmet öncesi eğitime katılan davalının devamsızlığı nedeniyle ilişiğinin kesilmesi sonucu yapılan giderlerin tahsili istemine ilişkindir. Davalının infaz ve koruma memurluğu hizmet öncesi eğitimine katıldığı devamsızlığı nedeniyle ilişiğinin kesildiği taraflar arasında ihtilaf konusu değildir. Davalı taraf eğitim döneminde raporlu olduğunu bildirmiş ve bu hususa ilişkin belge dosyaya kazandırılmıştır. Ne var ki, mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı tarafın sunmuş olduğu rapor değerlendirilmemiş, davalı tarafın bilirkişi raporuna itirazı üzerine mahkemece de dikkate alınmamıştır. Bu haliyle verilen hüküm, eksik incelemeye dayalı olup, varılan sonuç hatalıdır. O halde mahkemece, davalının bilirkişi raporuna itirazı dikkate alınarak, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınıp, yapılacak değerlendirme sonucu hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.