Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2018/6579 E. 2018/12161 K. 14.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6579
KARAR NO : 2018/12161
KARAR TARİHİ : 14.12.2018

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak …/… İlçesi, … Mah. 28375 ada 2 parsel, B2 Blok 6 numaralı bağımsız bölüm üzerine 17.10.2008 tarih ve 22156 yevmiye numarası ile davalı banka lehine 126.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, 17.10.2010 tarihi itibarıyla konut kredisi taksitlerinin ödenmesini tamamladığını, ipoteğin fekkini talep ettiğini ancak davalı bankanın ipoteği kaldırmadığını ileri sürerek ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
İlk derece Mahkemesince, ipoteğin sadece konut kredisinin teminatı olarak verildiği, kredi borcunun ise davacı tarafından tamamen ödenmiş olması nedeniyle bağımsız bölüm üzerine tesis edilen anapara ipoteğinin fek edilmesi ve bunun için tapu sicil müdürlüğüne yazı yazılmasının davalı bankanın yükümlülükleri arasında bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ipoteğin fekkine, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 8.607,06 TL nisbi karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, vekille temsil olunan davacı yararına AAÜT gereğince hesaplanan 12.830,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
… Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince, ilk derece mahkemesinin ipoteğin fekkine ilişkin karar gerekçesinin yerinde olduğu, ancak, dava dilekçesinde dava değeri ipotek bedeli olan 126.000,00 TL olarak gösterilmiş ise de, taraflar arasında kredi tutarına, ipotek bedeli ile ipotekli taşınmazın aynına ve erken ödemeye ilişkin bir çekişme bulunmadığı ve çekişmeli olan hususun tapuya yazılacak bir yazı ile giderilebileceği, bu nedenle dava değerinin/ipotek bedelinin para ile ölçülebilir nitelikte olmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ipotek bedelinin dava değeri kabul edilerek bu bedel üzerinden nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle davalının istinaf talebinin vekalet ücreti yönünden istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile ipoteğin fekkine, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, vekille temsil olunan davacı yararına AAÜT’nin ikinci kısmının ikinci bölümü uyarınca hesaplanan 1.090,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Dava, davacı ile davalı banka arasında imzalanan konut kredi sözleşmesi gereğince kredi sözleşmesinin teminatı olarak verilen ipoteğin fekkine ilişkindir. Davacı tarafından kredinin tamamen ödenerek kapatıldığı ve davalı bankanın ipoteğin fekki için gerekli işlemleri yerine getirmediği dosya kapsamından sabittir. Nitekim bu husus hem ilk derece mahkemesinin hem de istinaf mahkemesinin kabulündedir. İlk derece mahkemesince, dava değeri ipotek bedeli olarak kabul edilerek bu bedel üzerinden hesaplanan nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmiş, istinaf mahkemesince de, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tapuya yazılacak bir yazı ile giderilebileceğinden dava değerinin para ile ölçülebilir nitelikte olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının harç ve vekalet ücreti yönünden hatalı olduğu gerekçesiyle kaldırılarak maktu harç ve maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. İpoteğin fekkine ilişkin davalarda dava değeri ipotek akit tablosundaki ipotek bedelidir. Bu durumda, davada ipotek bedeli olan ve dava değeri olarak gösterilen 126.000,00 üzerinden nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu harç ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK.’nun 370/2. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının hüküm fıkrasının 4. ve 5. bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına, aynı karara 4. bent olarak “Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 8.607,06 TL nisbi karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,” söz ve rakamlarının yazılmasına, 5. bent olarak “Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’nin 13. maddesi ve aynı tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanan 12.830,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 14/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.