Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2018/6476 E. 2018/11810 K. 06.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6476
KARAR NO : 2018/11810
KARAR TARİHİ : 06.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca ve katılma yoluyla davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, 2004 yılında davalının kurumlarına sunarak bedelini tahsil ettiği 8 adet reçetedeki 28 adet küpürün sahte olması nedeniyle reçete bedeli ve 5 katı tutarındaki ceza bedeli toplamı olan 37.975,41 TL’nın tahsili amacıyla davalı aleyhine … 7. İcra Müdürlüğü’nün 2012/10266 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının bildirdiği ana para miktarı olan 5.158,85 TL’yi yasal haklarını saklı tutarak davacıya ödediğini ve söz konusu müfettiş raporuna itiraz ettiğini, reçete ekindeki küpürlerin sahte olduğu iddiasının somut olarak ispatlanamadığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyduğu belirtilerek davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davalı taraf, kararı katılma yolu ile temyiz etmiş ise de, davacının temyiz dilekçesinin davalıya 09.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının ise kararı 1086 sayılı yasanın 432. maddesinde belirtilen yasal 10 günlük süreden sonra 23.10.2018 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından davalının temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 297. maddenin 2. fıkrası ile “Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmü getirilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı taraf, davalının kurumlarına sahte küpür içeren reçete fatura etmesi nedeniyle uğradıkları zarar ve ceza bedelinin tazmini istemiyle başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, bozma öncesi davanın kısmen kabulü ile davalının … 7. İcra Müdürlüğünün 2012/10266 E. Sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile, takibin 37.129,20 TL asıl alacak, 717.22 TL işlemiş yasal faizi olmak üzere 37.846,62 TL üzerinden devamına dair verilen kararın taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 18.04.2017 tarih 2015/41932 esas, 2017/4668 karar sayılı ilamı ile, davacının icra inkar tazminatı talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin kurulan hükmün HMK.’nun 297. maddesine aykırı olması nedeniyle tarafların temyiz itirazları incelenmeksizin hükmün bozulmasına karar verilmiş; bozmaya uyulan mahkemece, hüküm kısmında sadece icra inkar tazminatının reddine yönelik karar oluşturulmuş olup, davacının asıl talebine yönelik olarak hüküm oluşturulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesi gereğince hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
3-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 35,90 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.