Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2018/5527 E. 2018/9076 K. 08.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5527
KARAR NO : 2018/9076
KARAR TARİHİ : 08.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, avukat olduğunu, 1 adet ceza davası, 2 adet tahliye davası, 1 adet kiracılığın tespiti davası, 4 adet İcra Mahkemesi davası ve 8 adet icra takibi dosyası olmak üzere toplam 16 adet dosyada davalıyı vekil olarak temsil ettiğini, bu dosyaların tümünü azil tarihine kadar davalı lehine neticelendirdiğini, 12/03/2008 günü davalı da yanında olduğu halde … 4. İcra Müdürlüğü’nün 2007/5373 Esas ve … 4. İcra Müdürlüğünün 2007/5377 Esas sayılı iki adet dosyalarında 53.315,00 TL’lik teminat mektuplarına ilişkin çeki aldığını, …Şubesine davalı ile birlikte giderek çeki tahsil ettiklerini, davalı ile birlikte hesap yaptıklarını, toplam 24.682,00 TL borcu olduğunu beraberce hesapladıklarını, … 4. İcra Müdürlüğü’nün 2007/5373 Esas ve … 4. İcra Müdürlüğünün 2007/5377 Esas sayılı dosyalarında doğan karşı tarafa yüklenen vekalet ücretleri ve bu icra takiplerinin dayanağı olan … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2006/1131 Esas ve … 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2006/1494 Esas sayılı dosyalarında karşı tarafa yüklenen vekalet ücretleri toplamlarından icra harçları düşüldükten sonra kalan net tutar olan 17.649,00 TL ve diğer neticelenen dava ve icra takiplerine ilişkin olarak 7.033,00 TL avukatlık vekalet ücreti olmak üzere toplam vekalet ücreti alacağının 24.682,00 TL’yi icra dairesinden tahsil ettikleri 53.315,00 TL’den mahsup ettikten sonra kalan 28.633,00 TL’yi davalıya vermeyi teklif ettiğini, davalının çek bedelinin tamamını talep ettiğini, aralarında anlaşmazlık çıktığını, davalının bir gün sonra 13.08.2008 tarihli ihtarname ile paranın tamamını talep ettiğini ve kendisini haksız yere azlettiğini, 13.03.2008 azil tarihi itibariyle davalıdan tahakkuk eden avukatlık ücreti toplamının 22.890,00 TL olduğunu, davalı tarafça bugüne kadar yapılan ödemenin ise 9.670,00 TL olduğunu, netice itibariyle kalan borcun 13.320,00 TL olduğunu, davalının kendisini azlettikten sonra azil öncesi takip ettiği tüm dosyaları karşı taraf ile anlaşmaya giderek ibra ile sonuçlandırdığını, bu dosyalarda da karşı tarafa yüklenen ya da yüklenmesi gereken vekalet ücretleri bakımından fazlaya ilişkin dava ve talepleri saklı kalmak üzere toplam 3.650,00 TL alacağı olduğunu, yine davalının takip edilen bu 16 dosya için kendisine hiçbir şekilde masraf avansı vermediğini ve eksik harçlar, temyiz harcı vs olarak toplam 3.305,00 TL alacağı olduğunu, yine davalının kiracılarına iki adet ihtarname gönderdiğini, bu iki adet ihtarname için de en az 175,00 TL ödeme yapılması gerektiğini, tüm bunların toplam 20.465,00 TL olduğunu, bu alacağından … 4.İcra Müdürlüğü’nünü 2007/5377 Esas sayılı icra dosyasından tahsil ettiği 3.275,00 TL yargılama masrafı ile yine … 4.İcra Müdürlüğü’nün 2007/5373 Esas sayılı dosyasından tahsil ettiği 3.275,00 TL yargılama masrafını mahsup ettiğini, sonuç olarak 13.915,00 TL alacağı kaldığını beyan ederek her birinin muaccel olduğu tarihten itibaren gecikme faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, azlin haklı olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 3.422,36 TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin vekalet ücreti ve faiz talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacının davalının vekilliğini üstlendiği dosyalardan olan vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkindir. Davalı, davacıyı azilde haklı olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda azlin haksız olduğu kanaatine varılmış ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin azlin haksız olduğu yönündeki tespiti isabetli olup, davalının bu konudaki temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacının temyiz sebepleriyle ilgili olarak ise; taraflar arasında yürütülen dosyalara ilişkin birden fazla vekalet ücreti sözleşmesi imzalanmıştır. Bunlardan birisi de yargılama sırasında davalı tarafça sunulan ve ”… 2.Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görülen 2014/1494 Esas sayılı dava dosyasına ilişkin iki taraf olan davacı … ile vekili Avukat … arasında varılan anlaşmaya göre davacı müvekkil …, vekili Av….’e 2.880,00 TL verecektir.” içerikli 06.09.2007 Tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesi başlıklı belgedir. Davacı taraf, … 2.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/1494 Esas sayılı dosyası ile ilgili davalı tarafla aralarında herhangi bir sözleşme bulunmadığını ve davalı tarafla aslı dosyaya sunulmayan söz konusu fotokopi sözleşmeyi kabul etmediğini beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bilirkişi vekalet ücreti hesaplamasını yaparken; söz konusu avukatlık ücret sözleşmesine ilişkin fotokopi belgenin dikkate alınması durumunda davacının toplam vekalet ücreti alacağının 47.290,06 TL olduğunu, bundan davacı tarafından icra dosyasından tahsil edilen ve uhdesinde tutulan, ayrıca davalının ödediğini beyan ettiği meblağlar düşüldüğünde davacının vekalet ücreti alacağının 3.442,36 TL olduğunu, bu belge dikkate alınmadığı taktirde ise davacının bakiye vekalet ücreti alacağının 12.862,36 TL olduğunu bilirmiş, mahkemece; ”..Bilirkişinin 05/11/2012 tarihli ek raporunda “fotokopi belge” olarak nitelendirdiği 7.600,00TL tutarındaki belgenin aslı kasada olduğundan raporun “fotokopi belgeye itibar edilmesi halinde” seçeneğine göre davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir..” gerekçesiyle söz konusu davalı tarafça kabul edilmeyen ve mahkeme yazı işleri müdürünün 14.05.2013 tarihinde hazırlamış olduğu derkenarda mahkeme kasasında aslı değil fotokopisi bulunduğu bildirilen fotokopi sözleşmenin esas alınarak davacının vekalet ücreti alacağının belirlenmesi ve bu şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Ayrıca, hükme esas alınan bilirkişi raporunda fotokopi sözleşmenin esas alınmaması durumuna yönelik olarak da bir hesaplama yapılmışsa da, söz konusu raporda davacının dava dilekçesinde bildirdiği ve her bir dosya için ayrı ayrı talep ettiği vekalet ücretleri ile ilgili hesaplama yapılırken bir kısım dosyalarda davacı taleplerinin aşıldığı anlaşılmakla söz konusu rapor hüküm kurmaya da elverişli değildir. Mahkemece davalının kabul etmediği ve aslı da sunulmayan fotokopi belgeye itibar edilmeksizin ve davacının dava dilekçesinde her bir dosya için talep ettiği vekalet ücretlerinin belirlenerek, taleplerin dikkate alındığı, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna uygun şekilde karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne dair verilen karar usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz talebinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 233,80 TL harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.