Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2018/5465 E. 2018/9241 K. 10.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5465
KARAR NO : 2018/9241
KARAR TARİHİ : 10.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacılar, …’nin davalı …’e ait bir taşınmazı satın aldığını ve karşılığında Sebahat’in vekili olan …’ya diğer davacı şirkete ait çekin verildiğini, ancak davacı … tapuyu devraldıktan sonra hakkında tapu iptal tescil davası açıldığını, satın alınan bu taşınmazın orman arazisinde kaldığının iddia edildiğini, çekten dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ve çekin iptaline karar verilmesini istemişlerdir.
Birleşen davacı …, kendisinin olayda sadece vekil olarak hareket ettiğini, taşınmazın durumunu bilmediğini beyanla çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, … İcra Müdürlüğünün 2012/409 Esas sayılı dosyasında davacı… Sebze ve Meyve Komisyonculuğu Ticaret ve Turizm Limited Şirketinin ve birleşen dosya davacısı …’nın borçlu olmadığının tespitine, takip konusu borçlusu… Sebze ve Meyve Komisyonculuğu Ticaret ve Turizm Limited Şirketi, keşide yeri … keşide tarihi 06/03/2012 olan 60.000,00 TL lik … Bank … Şubesi 0303149 nolu çekin iptaline, davalı …’ın alacağın % 20 si oranında kötü niyet tazminatına mahkumiyeti ile davacı… Sebze ve Meyve Komisyonculuğu Ticaret ve Turizm Limited Şirketine ve birleşen dosya davacısı …’ya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 297. maddenin 2. fıkrası ile “Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmü getirilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacılardan … hakkında olumlu yada olumsuz bir hüküm kurulmadan mahkemece, sadece davacı şirket ve birleşen davanın davacısı … yönünden kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.