Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2018/27 E. 2018/12847 K. 28.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/27
KARAR NO : 2018/12847
KARAR TARİHİ : 28.12.2018

… vekili avukat … ile 1-…, 2-… ve Ticaret A.Ş., 3-…. vekili avukat … aralarındaki dava hakkında … 4. Tüketici Mahkemesinden verilen 25/12/2015 tarih ve 2012/2010-2015/2971 sayılı hükmün Dairemizin 26/09/2017 tarih ve 2016/9510-2017/8588 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

K A R A R

Davacı, davalı … İnş. San. ve Tic. Aş.’den 30.10.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 6 numaralı dava konusu daireyi satın aldığını, tapu devri yapılan taşınmazın bilahare 13.04.2012 tarihli tapu işlemi ile dava dışı 3. bir kişiye devredildiğini, esasında son satış işleminin bizzat kendisi tarafından yapılmadığını, 30.10.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesinin IX. (9.) maddesi gereğince … İnş.San. ve Tic. Aş.’nin satış ve kiralamalarda tek yetkili kılındığını, dava konusu dairenin satışının da, sözleşmenin bu maddesi kapsamında anılan davalı şirketin iştiraki olan diğer davalı şirket tarafından görevlendirilen davalı … eliyle vekili sıfatıyla yapıldığını, keşide edilen ihtarnameye rağmen satış bedelinin kendisine ödenmediğini ileri sürerek; fazlaya dair haklar saklı tutulmak suretiyle 35.100,00 TL nin tahsiline karar verilmesini istemiş; 20.10.2015 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını 55.000,00 TL ye artırmıştır.
Davalılar vekili, … İnş. San. ve Tic. Aş. bakımından açılan davanın haksız olduğunu, zira, bu şirket ile davalı arasındaki ilişkinin dairenin satımından ibaret olup husumet yöneltilemeyeceğini, keza, davalı …’nin de işçi konumunda olduğunundan, bu davalıya da husumet yöneltilemeyeceğini, diğer davalı şirket yönünden ise, davacının başka bir projeden satın aldığı daireye ait satım bedeli ile dava konusu dairenin satım bedelinin mahsuplaşılması konusunda şifahen anlaşıldığını savunarak; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, aldırılan bilirkişi raporları ile 21.11.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesi, 18.07.2011 tarihli satış yetki sözleşmesi ve dava konusu dairenin davalı … tarafından vekil sıfatıyla satışına ilişkin 13.04.2012 tarih 12811 yevmiye numaralı resmi satış akdi gözetilerek, davanın kabulü ile 55.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hükmün davalılar tarafından temyizi üzerine, Daire’nin 26.09.2017 tarih 2016/9510 E., 2017/8588 K. sayılı ilamı ile bozulmuş; davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1-Her ne kadar, 26.09.2017 tarih 2016/9510 E., 2017/8588 K. sayılı Daire ilamı ile ” Ülkemizde T.C. Devletine karşı 15.07.2016 tarihinde girişilen ve bastırılan darbe teşebbüsü sonrasında 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kararı doğrultusunda, darbe teşebbüsü ve terörle mücadele çerçevesinde alınması zaruri olan tedbirler kapsamında çıkarılan 03.10.2016 tarihli 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Dava ve Takip Usulü başlıklı 16. maddesinden ” söz edilerek, ilgili KHK ile kapatıldığı anlaşılan davalı şirketler yönünden bir değerlendirme yapılmak üzere mahkeme hükmü bozulmuş ise de; esasında davalı şirketlerin KHK ile kapatılan kurum, kuruluş veya tüzel kişilerden olmadığı, Tasarruf Mevduat Fonu’na (TMSF) devrinin yapıldığı ve tüzel kişiliklerinin devam ettiği, 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Dava ve Takip Usulü başlıklı 16. maddesinde … devri yapılan kurum ve kuruluşlar ile şirketler yönünden bir düzenleme yapılmadığı, bu haliyle mahkeme kararının anılan gerekçe ile zuhulen bozulduğu anlaşılmakla; Daire’nin 26.09.2017 tarih 2016/9510 E., 2017/8588 K. sayılı ilamının kaldırılması, davalıların temyiz taleplerinin değerlendirilmesi gerekmiştir.
2-Davalılar vekilinin temyizi bakımından; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün Onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin Karar Düzeltme talebinin kabulü ile, Daire’nin 26.09.2017 tarih 2016/9510 E., 2017/8588 K. sayılı ilamının Kaldırılmasına, 2. bent gereğince davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.838,00 TL. kalan harcın davalılardan alınmasına, peşin alınan 65,40 TL harcın davacıya iadesine, 28/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.