Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2018/2161 E. 2018/8020 K. 17.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2161
KARAR NO : 2018/8020
KARAR TARİHİ : 17.09.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)

Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalının hakkında başlattığı icra takibi nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacı hakkında başlatılan takipte 18.12.1007 tarihli taşınmaz satış protokolüne istinaden ödenen 15.000 USD nin tahsilinin istenildiği, taşınmazın açılan meni müdahale davası neticesinde davacıya teslim ediği, bu nedenle protokol gereği ödenen bedelinin iadesinin gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Birleşen dava ile, taraflar arasında imzalanan 18.12.1007 tarihli satış protokolü ile davacı-birleşen dosya davalısı tarafından satılan taşınmazın, bedelini ödediğini ancak taşınmazın yarı hissesinin davalı Kazımın eşinin adına kayıtlı olduğu taşınmazın 1/2 hissesine sahip olan …tarafına müdahalenin meni davası açtığı sözleşme konusu taşınmazın davalı … … teslim edildiği bu nedenle anılan protokol gereği ödediği 15.000 USD’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/3379 esas sayılı İcra takibi dosyasında takip konusu edilen asıl alacak tutarından 10.000-USD karşılığı 12.132,00-TL kısma ilişkin borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının inkar tazminatı talebinin reddine, birleşen alacak davasının kısmen kabulü ile davaya konu edilen 5.000-USD karşılığı 7.613,00-TL’nin 08/10/1999 tarihinden itibaren dava tarihine kadar işlemiş 11.032,54-TL ticari temerrüt faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak, davalı-karşı davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı- karşı davalının tüm, davalı-karşı davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, geçersiz taşınmaz satış sözleşmesi bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili ve menfi tespit istemine ilişkindir.
Davalı-birleşen dosya davacısı, taraflar arasında imzalanan 18.12.1007 tarihli satış protokolü ile davacı- birleşen dosya davalısı tarafından satılan taşınmazın, bedelini ödediğini ancak taşınmazın yarı hissesinin davalı Kazımın eşinin adına kayıtlı olduğu taşınmazın 1/2 hissesine sahip olan …ün tarafına müdahalenin meni davası açtığı sözleşme konusu taşınmazın davalı … … teslim edildiği bu nedenle anılan protokol gereği ödediği 15.000 USD’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Adi yazılı şekilde düzenlenen daire satışına ilişkin 18/12/1997 tarihli protokol başlıklı belgeye dayanmış, bu belge içeriği incelendiğinde ise; harici satıma konu edilen taşınmazın 17.000 USD karşılığı satılacağı, bu bedelden 5.000 USD’nin elden ödendiği, geriye kalan 12.000 USD’nin ise Şubat 1998 tarihinden itibaren ayda 1000 USD ve 12 eşit taksit ile ödeneceği, tapu alınması sırasında ise ödenen bedellerin düşülerek kalan tutar için satın alan(davalı-birleşan dosya davacısı) tarafından senet düzenlenerek borca karşılık verileceği kararlaştırılmıştır. Mahkemece, protokol hükmünde “senetlerin tapu alınması sırasında ödenen bedellerin düşülmesinden sonra düzenlenerek verileceğinin” kararlaştırıldığı ve protokol üzerinde bu tutarda senet düzenlenerek davalı-karşı davacıya teslim edildiği yönünde her hangi bir kayıt bulunmadığı, senetler üzerinde davalı-birleşen dosya davacısının ikrarını içeren kayıt veya imzanın da mevcut olmadığı, davalı-birleşen dosya davacısının elinde kendi imzasını içeren senetlerin bulunması tek başına ödeme yapıldığı olgusunu kabule yeterli olmadığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/3379 esas sayılı İcra takibi dosyasında takip konusu edilen asıl alacak tutarından 10.000-USD karşılığı 12.132,00-TL kısma ilişkin borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının inkar tazminatı talebinin reddine, birleşen alacak davasının kısmen kabulü ile davaya konu edilen 5.000-USD karşılığı 7.613,00-TL’nin 08/10/1999 tarihinden itibaren dava tarihine kadar işlemiş 11.032,54-TL ticari temerrüt faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak, davalı-karşı davacıya verilmesine karar verilmiş ise de davacı dava dilekçesinde “her tür yasal delil” demek suretiyle yemin deliline de dayanmış olduğundan, davacıya yemin teklif hakkı hatırlatılmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemenin değinilen bu yönleri gözardı ederek, ispat yükünün davalı tarafta olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davacı-karşı davalının tüm, davalı-karşı davacının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 395,41 TL harcın davalı-karşı davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.