YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/6630
KARAR NO : 2019/4437
KARAR TARİHİ : 02.04.2019
… vekili avukat … ile …… Vekili avukat … aralarındaki dava hakkında … ……verilen 13/05/2015 tarih ve 2014/1598-2015/664 sayılı hükmün Dairemizin 02/05/2017 tarih ve 2017/4380-2017/5388 sayılı ilamıyla dilekçenin reddine karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı, …pafta, 386 ada, 5 parselde bulunan A-1 Blok 37 numara ve A-2 Blok 15 numara bağımsız bölümlerin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline, tescilin mümkün olmaması halinde bu taşınmazlar için ödenmiş olan toplam 471.080,00TL’nin davalıdan faizi ile tahsiline, 06/08/2013 tarihinden başlayarak sıralı vadeli 20 adet beheri 5.000,00TL ve 10/01/2014 vadeli bedeli 12.000,00TL olan senetler ile ayrıca iskan ruhsatı sırasındaki günsüz 10.000,00TL olan ve gayri resmi giderlere alınan senet olmak üzere toplam 122.000,00TL tutarında 22 adet senetten ötürü borçlu olunmadığının tespitini istemiştir, mahkemece verilen yetkisizlik kararının temyizi aşamasında, davadan feragat dilekçesi sunmuştur.
Davalı, cevap dilekçesi vermemiştir.
Mahkemece, 13/05/2015tarih 2014/1598 esas 2015/664 karar sayılı karar ile feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olup kararın hüküm kısmında, “davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın feragat ile sonuçlanması ve kararın verildiği zaman gözetilerek, AAÜT gereğince hesaplanan 750,00TL üzerinden tarifenin 6. maddesi uyarınca 1/2 oranında hesap edilen 375,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” miktar itibari ile kesin olarak karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Temyiz talebi üzerine mahkemece, 12/06/2015 tarihli 2014/1598 esas 2015/664 karar sayılı ek karar ile temyiz edilen kararın kesin olarak verildiği gerekçesi ile temyiz talebinin reddi kararı, temyizi kabil olmak üzere evrak üzerinden verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 02/05/2017 tarihli ilamı ile temyiz dilekçesinin süre yönünden reddi kararı verilmiştir. İlam hakkında davalı taraf karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Her ne kadar Dairemizce; “Mahkemece, temyiz dilekçesinin reddine dair verilen ek karar davalıya 16.02.2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafından 17.02.2017 tarihinde karar temyiz edilmiş ise de, davalının temyiz harcının tamamını 28.03.2017 tarihinde yatırdığı anlaşılmıştır. HUMK.nun 434/2. maddesi uyarınca harca tabi davalarda temyiz isteği harcın yatırıldığı tarihte yapılmış sayılacağından HUMK.nun 432/son maddesi uyarınca 7 günlük yasal süre içerisinde temyiz harcı yatırılmadığından temyiz dilekçesinin süre yönünden reddi gerekir.” gerekçesi ile temyiz talebinin reddine karar verilmiş ise de davalının karar düzeltme talebi üzerine yeniden yapılan inceleme sonucunda, esasen temyiz dilekçesi sonrası mahkemece muhtıra çıkartılarak verilecek süre içerisinde harcın yatırılmasının istenmesi gerekirken bu usul işleminin yerine getirilmediği ve bilahare, davalı vekilince kendiliğinden eksik harcın ikmal edildiği anlaşılmış olup böylece davacı vekilinin ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesi gerekirken zuhulen 02/05/2017 tarihi itibari ile temyiz dilekçesinin reddine karar verildiği açıktır. 25/01/1985 tarihli 1984/5 esas ve 1985/1 karar sayılı İçtihadı Birleştirme BGK ‘nun “harca tabi olmasına karşılık, harç alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında HUMK’un 2494 sayılı yasayla değişik 434. Maddesinin 3. fıkrası benzetme yoluyla uygulanır. Bu durumda, temyiz isteği dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılır. Ancak, temyiz harcının hesaplanıp temyiz edenden istendiği halde, temyiz süresi içinde ödenmediği mahkeme kalemince belgelendirilmiş ise temyiz dilekçesinin reddi gerekir.” kararı değerlendirildiğinde ve yukarıda belirtilen nedenlerle red kararının kaldırılmasına karar verilerek, süresinde ek kararı temyizi sebebi ile yapılan değerlendirme sonucunda mahkemece, 2014/1598-2015/664 sayılı dosyadan feragat sebebi ile davanın reddine karar verilip, kararın kesin olduğunun hüküm fıkrasında belirtilmesi usul ve yasaya aykırdır. Kararın temyiz edilebilir olduğu hususu açık bulunmakla, mahkemenin 12/06/2016 tarihli ek kararının kaldırılmasına ve davalının 13/05/2015 tarihli mahkeme kararına yönelik vermiş olduğu 11/06/2015 tarihli temyiz dilekçesinin değerlendirilmesi sonucunda; mahkemece, davalı yararına düzenlenen vekalet ücretinin usul ve yasaya aykırı olarak belirlenmesi neticesinde hükmün bozulması gerekmekte ise de; bu hükmün 4. fıkrasındaki “davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın feragat ile sonuçlanması ve kararın verildiği zaman gözetilerek AAÜT gereğince hesaplanan 750,00TL üzerinden tarifenin 6. maddesi uyarınca 1/2 oranında hesap edilen 375,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” yazılı söz ve rakamlardan, “750,00TL “rakamının hükümden çıkarılarak, yerine “37.123,20TL nispi” söz ve rakamlarının yazılması ve “375,00TL” rakamının hükümden çıkarılarak, yerine “18.561,60TL nispi” söz ve rakamlarının yazılması sureti ile ilgili kararın davalı yararına düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Davalının karar düzeltme isteminin kabulü ile dairemizin 02/05/2017 tarih 2017/4380esas ve 2017/5388 karar sayılı temyiz dilekçesinin reddi ilamının kaldırılmasına, yukarıda açıklanan gerekçe ile açıklandığı şekilde hükmün 4. fıkrasındaki “davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın feragat ile sonuçlanması ve kararın verildiği zaman gözetilerek AAÜT gereğince hesaplanan 750,00TL üzerinden tarifenin 6. maddesi uyarınca 1/2 oranında hesap edilen 375,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” yazılı söz ve rakamlardan, “750,00TL “rakamının hükümden çıkarılarak, yerine “37.123,20TL nispi” söz ve rakamlarının yazılmasına ve “375,00TL” rakamının hükümden çıkarılarak, yerine “18.561,60TL nispi” söz ve rakamlarının yazılmasına, 13/05/2015 tarihli hükmün, davalı yararına bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, 02/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
……