Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2017/627 E. 2018/11957 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/627
KARAR NO : 2018/11957
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili avukat Şükran Şahbal geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Bir kısım davacılar dava dilekçelerinde; diğer davacı …’ın babaları olduğunu, davacı babanın uzun yıllardan bu yana alkol bağımlılığı ve kötü yaşam tarzı nedeniyle maddi varlıklarını kaybettiklerini, davacı babanın ailenin tek malvarlığı olan taşınmazı 19.09.2012 tarihli noterden düzenlenen muvafakatname ile bedelsiz bir şekilde davalı … ‘e devrettiğini, bunun nedenini sorduklarında …isimli şahsa borcu olduğunu, devrettiği kişinin bu borcu ödeyeceğini söylediğini, durumu araştırdıklarında babalarının aslında bir borcu olmadığını sadece müzikli bir bardaki hesaplardan kaynaklanan basit bir borç durumu olduğunu öğrendiklerini, oysa devir edilen gayrimenkulun değerinin 350.000,00 TL olduğunu, babanın akıl zayıflığından yararlanarak hile ile muvafatnamenin alındığını, taşınmazın daha sonra diğer davalı … adına devir yapıldığını, davalıların davacı babanın alkol bağımlılığından yararlanarak işlem yaptıklarını ileri sürerek akıl zayıflığı hususlarına ilişkin yasal düzenlemeler çerçevesinde aldatma ve korkutma ile elde edilen muvafakatnamelerin iptaline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı … yönünden yapılan temyiz incelemesinde; dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacılar …, …, yönünden yapılan temyiz incelemesinde; davacılar, diğer davacı babalarının zilyetliğinde bulunan taşınmazın noterden düzenlenen muvafatname ile bedelsiz olarak davalı … …’e devredildiğini, onun da diğer davalıya devir yaptığını, davacı babanın alkol bağımlılığından yararlanarak işlem yapıldığını ileri sürerek muvafakatnamelerin iptaline karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, davacıların iradesi dışında hile ile …’ın dava konusu yeri devrettiği, asıl iradesinin bu yönde olmadığına ilişkin satıştan daha sonraki bir tarihte vasi atanmış olması dışında ispata yarayacak yeterli delil ileri süremediklerinden davacıların davasının reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde iptali istenen muvafatnamelere konu taşınmazda yalnızca davacı …’ın hak sahibi olduğu anlaşılmaktadır. Taşınmazda hak sahibi olmayan diğer davacıların eldeki davada aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. O halde, Mahkemece, davacıların aktif husumet ehliyetine sahip olmaması nedeniyle davacılar tarafından açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden sonucu doğru olan hükmün düzeltilerek onanmasına usulün 438/son maddesi gereğince karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı … Karataş’ın temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kararının gerekçesi yönünden düzeltilerek ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.