Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/9058 E. 2019/4569 K. 04.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9058
KARAR NO : 2019/4569
KARAR TARİHİ : 04.04.2019

….

Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalılar tarafından inşa edilen ve satışı yapılan…… 26/4 nolu bağımsız bölümü harici satım sözleşmesi ile satın aldığını, davalı şirketlere toplam 240.000,00 TL ödediğini, aralarında imzalanan 15/03/2011 tarihli sözleşmede dava konusu bağımsız bölümün 60 m² olduğunun yazıldığını, ancak dava konusu konutun brüt kullanım alanının 58 m² olduğunu öğrendiğini, 22/05/2012 tarihinde davalılara ……. yevmiye nosu ile ihtarname gönderdiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu dairenin ayıplı ifası sebebiyle satış bedelinin %2sine tekabül eden 8.000,00 TL’nin faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiş, 26/09/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile de dairenin onaylı projesinde brüt 60 m² olduğunu, tanıtım broşüründe vaad edilen net kullanım alanının ise 52 m² olduğunu,dairenin net 47,84 m² kullanım alanı olduğunu, eksik vaad edilen 4,16 m² için talebini 12.000,00 TL arttırarak 20.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 8.000,00 TL’nin davalıların temerrüt tarihi olarak kabul edilen 09/06/2012 tarihinden itibaren, ıslah edilen 11.200,00 TL’nin ise ıslah tarihi olan 26/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılar ile aralarında düzenlenen harici satım sözleşmesi ile satın aldığı taşınmazının tanıtım broşürüne göre daha az metrekare kullanım alanı olduğunu ileri sürerek oluşan değer kaybının ödetilmesi istemi ile eldeki davayı açmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dairenin onaylı projesine uygun yapıldığı, onaylı projede brüt alanın 60 m² olduğu, mahkemece……geçerli bir belge olarak kabul edilmesi durumunda ise brüt alan ile ilgili bir çelişki bulunmamakla birlikte vaad edilen net kullanım alanı konusunda davacı aleyhine eksiklik olduğu, tanıtım broşürüne göre dairede vaad edilen net kullanım alanının toplam 52,00 m², teslim edilen dairedeki net kullanım alanının toplam 47,84 m² olduğu, dairedeki net kullanım alanı açısından davacı aleyhine toplam 4,16 m² eksiklik bulunduğu, söz konusu eksikliğin vaad edilen net kullanım alanının %8ine karşılık geldiğini, eksikliğin dairenin değerinde azalma meydana getirecek nitelikte olduğu, tapuda belirtilen satış bedeli esas alındığında dairenin değerinde meydana gelen azalmanın 16.000,00 TL, dairenin rayiç değeri esas alındığında azalmanın 20.000,00 TL, davacının dilekçesinde beyan ettiği satış bedeli üzerinden değer kaybı hesabının 19.200,00 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece tanıtım broşürleri dikkate alınarak davacının dilekçesinde beyan ettiği satış bedeli üzerinden yapılan hesaplamaya göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; taraflar arasında düzenlenen 15/03/2011 tarihli sözleşmenin 2. maddesinde dava konusu taşınmazın B tipi (60m²) olduğu düzenlenmiş olup sözleşmede net kullanım alanı ile ilgili herhangi bir düzenleme de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacı taşınmazı sözleşmede belirlenen ve kararlaştırılan metrekare üzerinden satın aldığına göre asıl olan sözleşmedir ve sözleşme dışındaki satış ile ilgili broşür, ilan veya reklamlarda belirtilen hususlar taraflar arasında bağlayıcı olmadığından alıcıya herhangi bir talep hakkı vermez. Hal böyle olunca taraflar arasında imzalanan sözleşmenin geçerli olduğu, broşür ile vaad edilen net kullanım alanı hususunda davacının hak iddia edemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

……