Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/6526 E. 2019/1199 K. 05.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6526
KARAR NO : 2019/1199
KARAR TARİHİ : 05.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali istemli tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı şirket, davalı kurum ile arasında Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi bulunduğunu, acil sağlık hizmeti olarak faturalandırılan hizmetlerin davalı kurum tarafından değerlendirilmesi sonucunda, davalı kurum nezdinde bulunan hak edişlerinden Haziran 2014 dönemini kapsayan faturalardan acil sağlık hizmetleri ile ilgili 147.525,00 TL, Temmuz 2014 dönemini kapsayan faturalardan acil sağlık hizmetleri ile ilgili 145.560,76 TL, Ağustos 2014 dönemini kapsayan faturalardan acil sağlık hizmetleri ile ilgili 182.757,59TL kesintinin haksız yere uygulandığının tespiti ne karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalı kurum ile aralarında imzalanan sözleşmeye dayalı olarak davalı kurum nezdinde bulunan hak edişlerinden toplam 475.843,35 TL kesintinin haksız yere uygulandığının tespiti ile eldeki davayı açmış; mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; kendisini vekil ile temsil ettiren davalı kurum yararına … gereğince hesap olunan 1.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Oysa ki, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13.maddesine göre; “(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” buna göre davalı lehine dava değeri üzerinden hesaplanan 32,433.734 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 1.500,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bent gereğince davalının temyiz itirazının kabulü ile mahkeme kararının hüküm başlıklı bölümünün 3. bendinde yer alan “1.500,00 TL vekalet ücretinin” ibaresinin çıkartılmasına, yerine aynen “32.433,734 TL nispi vekalet ücretinin” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.