Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/5561 E. 2018/12410 K. 19.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5561
KARAR NO : 2018/12410
KARAR TARİHİ : 19.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı şirket, davalı … Başkanlığı ile arasında Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin düzenlendiğini, … mensubu hastalara verilen sağlık hizmetleri ve bedellerinin kurumun … sisteminde kodlanmak suretiyle davalı kuruma bilgi akışı sağlandığını, davalı tarafça 27.08.2014 tarihinde, bir kısım hastalara yönlendirme yapıldığını, sözleşmenin 7.5.4. maddelerine aykırı hareket edildiğinden bahisle, 70.000,00 TL cezai şart uygulandığını, 21.06.2013 tarihli Zeyilname gereğince indirim uygulanarak 52.694.37 TL miktarın, alacaklarından mahsup edileceğinin bildirildiğini, cezai işleme konu hastaların diyaliz merkezinin devir alınmasından çok önce tedaviye başladıklarını, sözleşmeye aykırı bir işleminin bulunmadığını, cezai şartın hiçbir belge ve kanıta dayanmadığını, hastaların sağlık kuruluşu ve personelini seçme hakkının bulunduğunu, hastanın belli bir hastaneyi tercih etmesinin, oraya yönlendirildiği anlamına gelmediğini,savunma hakkının kısıtlandığını, davalı tarafça hastaların giriş tarihinde yürürlükte bulunan sözleşme hükümlerinin uygulanması gerektiğini belirterek hakkında uygulanan cezai şart işleminin iptaline ve davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacı tarafça, davalı tarafa … Başkanlığı … Sosyal Güvenlik Merkezinin 27.08.2014 tarih ve 12.080.223 sayılı yazıları ile uygulanan 52.694.37 TL cezai şart işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava;… tarafından davacıya,2012 Yılı Sağlık Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi kapsamında uygulanan cezai şart borcunun bulunmadığı tespitine ilişkindir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve söz konusu karar davacı tarafından sadece vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Mahkemece,menfi tespit isteminin kabulüne karar verildiğine göre kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup,bozmayı gerektirir.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine,(2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının hüküm kısmının 5.bendinde yer alan “Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …Ü.T.U. davacı taraf yararına 1.500 TL maktu vekalet ücreti takdir edilmesine,” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesaplanan 6.096,38 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,’’cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 29,20 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.