Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/4000 E. 2018/10395 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4000
KARAR NO : 2018/10395
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün 2012/2258 takip sayılı dosyası ile 4.618,00 TL’lik alacak talebinde bulunduğunu ve bu takipten dolayı kendisinden 4.306,00 TL tahsil edildiğini, ancak davalıya adı geçen tüketici kredisi borcunun tamamı olan 5.000,00 TL’yi 03.02.2011 tarihinde ödediğini, haksız takip nedeniyle toplam 4.306,00 TL ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek; 4.306,00 TL’nin ödendiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, tüketici kredisi borcunu ödemesine rağmen başlatılan takip nedeniyle mükerrer ödeme yaptığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının …. İcra Dairesi’nin 2012/2258 takip sayılı icra dosyasında davacının herhangi bir ödeme yapmadığı gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa davacı vekili 17.10.2014 tarihli duruşmada; davacının …. İcra Müdürlüğü’nün 2012/2254 Esas sayılı dosyaya ödeme yaptığını, bu takibin mükerrer başlatıldığını ifade etmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacı hakkında …. İcra Dairesi’nin 2012/2254 E sayılı icra takibi, bireysel kredi sözleşmesi dayanaklı olarak 4.4.2012 tarihinde başlatılmış, aynı zamanda aynı tarihte 2012/2258 Esas sayılı icra takip dosyası ile de kredili mevduat hesabı borcu açıklamalı, ilamsız takip başlatıldığı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte davalı banka tarafından davacıya gönderilen 21.9.2011 tarihli ihtarda kredi sözleşmesi, kredi kartı ve kredili mevduat hesabından dolayı davacının 4.618,02 TL borçlu olduğu bildirilerek ödenmesi talep edilmiştir. Davacı ise 3.2.2011 tarihinde davalı bankaya 5.000,00 TL ödeme yapmış, sonrasında da kısım kısım olmak üzere temlik alan şirkete ödemeler yapmıştır. Tüm bu açıklamalar dikkate alındığında, her iki icra dosyası da incelenmek suretiyle davacı tarafından yapılan ve ispatlanan ödemeler dikkate alınarak yapılan ödeme tarihleri itibariyle borç miktarı saptanarak yeniden konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle, varsa davalıların sorumlu olduğu miktar belirlenerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.