Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/3475 E. 2018/9870 K. 22.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3475
KARAR NO : 2018/9870
KARAR TARİHİ : 22.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısman reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, 13/03/2011 tarihinde yapılan trafik kontrollerinde davalıya ait olan…. plakalı aracın Karayolları Trafik Kanunu 34. ve 94. maddeleri gereğince trafikten men edilerek, davacının işlettiği otoparka teslim edildiğini, aracın hala teslim alınmadığını, 13/03/2001 tarihinden 19/08/2014 tarihine kadar günlüğü 10,00 TL’den toplam 1.212 günlük yedieminlik otopark ücreti olan 12.120,00 TL’nin tahsili için … İcra Müdürlüğünün 2014/520E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, icra takibinin devamına ve takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, aracın fiili satışlarla sürekli el değiştirdiğini, otopark sahibinin kötü niyetli olarak fazla otopark ücreti almak için kendisine haber vermediğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak … İcra Müdürlüğünün 2014/520E. Sayılı dosyası ile yapılan itirazın iptali ile 6.595,50 TL üzerinden takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmiştir.
Dava, davalıya ait aracın muhafaza edilmek üzere davacıya yediemin olarak teslim edilen aracın muhafaza ücretinin tahsili istemine ilişkin olarak başlatılan icra takibinde itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya içeriği itibariyle, davaya konu aracın trafik ekiplerince 13/03/2011 tarihli araç trafikten men tutanağına göre trafikten men edildiği ve davacıya ait otoparka teslim edildiği hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Dosya içerisinde bulunan 13/03/2011 tarihli Araç Trafikten Men Tutanağı’na göre, aracın şoförünün davalı olmadığı, davalının iddiasına göre aracın fiilen el değiştirdiğini iddia ettiği, ancak fiili el değiştirmelerin noter huzurunda geçerli bir satış sözleşmesi ile yapılmadığından geçersiz olduğu görülmüştür.
Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek-14. Maddesinde, trafikten men edilerek alıkonulan araçların sahipleri tarafından 6 ay içinde teslim alınmayan ve aranmayan araçların hazinece satılarak bedellerinin emanet hesabına alınarak, bu işlemler sırasında yapılan masrafların satış bedelinden mahsup edileceği düzenlenmiş olup, bu yasanın uygulanmasına yönelik çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliğinin “Araçları kaldıran ve çekenler ile araç sahiplerinin sorumluluğu” başlıklı 121/b-2. bendine göre araç sahiplerinin, araçlarının kaldırılıp götürülmesi sebebiyle yapılmış olan bütün masrafları ödemek zorunda olduğu yönünde paralel bir hükme yer verilmiş ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek-14. Maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve işlemler hakkında doğabilecek tereddütleri gidermek amacıyla çıkarılan 03.08.2005 tarih ve 296 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğinin 2. maddesinde satışı yapılan araçların otopark ve çekici ücretlerinin satış bedelinden düşüleceği ve otopark ücreti olarak ödenecek bedel tutarının araç satış bedelinin % 25’ini geçemeyeceği belirtilmiştir.
Dava konusu olayda, araç icra marifetiyle bağlanıp otoparka çekilmediği için olaya Adalet Bakanlığına ait depo ve garajlarda muhafaza edilen mahcuz mallar için alınacak ücrete dair tebliğ uygulanmayacağı gibi, mahkeme kararında esas alınan bilirkişi raporunda da … Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü ücret tarife listesi emsal alınarak toplam 13.191,00 TL yediemin otopark ücreti olarak belirleme yapılmıştır.
Dava konusu aracın, otopark ücretinin ödenmesinde davanın tarafı olan davalı dava konusu yedieminlik ücretinden sorumlu olmakla birlikte, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında asıl sorumluluğun araç sahiplerine ait olması ve yedieminlik işi ile iştigal eden davacının hizmet bedelini en son çare olarak hizmete konu araçların satışı sonrasında satış suretiyle elde edilecek paradan tahsil edebilmesi gerekir.
Ne var ki; uyuşmazlığa konu olayda araçların satışı için tanınan yasal 6 aylık süre geçmesine rağmen yediemine tevdi edilen aracın satışının davacı tarafından yapılmadığı da dosya kapsamıyla sabittir.
Bu durumda yedieminlik işini meslek edinen davacının mevcut mevzuat kapsamında kendisine teslim edilen araçların satışının yapılarak otopark hizmet ücretinin ödenmesi için gerekli girişimlerde bulunması ve çaba sarfetmesi gerekir. Aracın yasada belirtilen 6 aylık süreyi aşacak şekilde uzun süre teslim alınmaması sonucu otopark ücretinin aracın değerini aşacak boyutlara kadar ulaşmasında davacının da müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü gerekir.
Kaldı ki, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler itibariyle araç otopark ücreti olarak ödenecek bedel, aracın satış bedelinin %25’ini geçemeyecektir. Dava konusu aracın satışının uzun süre geçmesine rağmen gerçekleşmediğinin anlaşılmasına göre; mahkemece, öncelikle bilirkişi marifetiyle aracın dava tarihindeki rayiç satış bedellerinin miktarı tespit edilip, tahakkuk edecek otopark ücretinin aracın teslim tarihinden itibaren geçen her yıl itibariyle geçerli ücret tarifelerine göre tahakkuk eden otopark ücreti tespit edilerek, bu tespit edilen bedelin aracın satış bedelinin %25’ini geçemeyeceği de gözetilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.