Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/28388 E. 2019/3455 K. 18.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/28388
KARAR NO : 2019/3455
KARAR TARİHİ : 18.03.2019

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, 20.08.2014 tarihinde, nişanlısı ve yeğeniyle birlikte davalının… Park isimli su parkına gittiğini, soyunma kabinlerinde kendileri için ayrılan 548 numaralı dolaba eşyalarını bırakıp dolabı kilitleyerek oyun alanına geçtiklerini, akşam 19:00 sıralarında dolabın yanına gittiğinde dolapta bıraktığı eşyalarının yerinde olmadığını fark ettiklerini, 3.000 Euro, 1.800,00 TL parası, Samsung S4 marka cep telefonu, deri cüzdanı, kendisinin, yeğeninin, nişanlısının kimlikleri, ehliyet, banka kartları, ve yeğenine ait 200,00 TL’nİn çalınmış olduğunu, ceza yargılaması devam ederken eylemi gerçekleştiren kişilerden biri tarafından davacıya 3.000,00 TL ödendiği, davacının tekrar kimlik, ehliyet benzeri kartları yeniden çıkartmak zorunda kaldığını, meydana gelen zarardan tesisin işletmecisi gereken özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinden sorumlu olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep haklan saklı kalmak üzere davalıdan, sanıktan alınan 3.000.00 TL düştükten sonra toplam 7.457,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline, dava tarihinde mağazalardaki değeri 1.000,00 TL olan Samsung S4 cep telefonu bedelinin de dava tarihinden itibaren tahsiline (toplam talep 8.457.00 TL), yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki davayla, … Parkında çalınan eşyalarından davalı tesisin işletmecisinin gereken özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinden 8.457,00 TL’nin tamamından sorumlu olduğunu belirtmişse de mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Anayasanın 141/III maddesi uyarınca mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Yargılama makamları iddia ve savunmayı, taraflarca gösterilen delilleri gereği gibi incelemek ve ulaştıkları sonucu ikna edici bir gerekçeyle kararlarına yansıtmak zorundadırlar. Aksi bir durum, adil bir yargılama yapılmadığını gösterir. Mahkeme kararlarındaki gerekçesizlik Anayasa’nın 36. maddesinde tanımlanan “adil yargılanma hakkı”nın ihlalidir.6100 sayılı HMK 297 maddesi gereğince de; hükümde, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin yer alacağı belirtildikten sonra, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda, alınan bilirkişi raporu ile tarafların kusurları birbirine denk nitelikte görülmüş, zararlar eşit kusura göre belirlenmiş, oluşan zararın kusurların her iki tarafa eşit oranda yüklenmesi hususunda mahkemece davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile dava konusu edilen cep telefonunun bedeli olan 300,00 TL ve hırsızlığa konu 5.228,50 TL olmak üzere 5.528,50 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmişse de, ulaşılan bedelin nasıl bulunduğu anlaşılamamaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece her bir talep ayrı ayrı değerlendirilerek, ne kadar indirim yapıldığı ve öncesinde tahsil edilen kısım yönünden de kusur oranı dikkate alınarak yeniden hesaplama yapılması ve gerekçeli kararda gösterilen 5.528,50 TL bedelin hangi verilere göre ne şekilde bulunduğu ayrıntılı olarak açıklanması gerekirken, buna riayet edilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
3- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,(3) nolu bende göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, peşin alınan 129,20 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.