Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/28150 E. 2019/12500 K. 12.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/28150
KARAR NO : 2019/12500
KARAR TARİHİ : 12.12.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacılardan …, …, … ve …’un annesi ve …’ın eşi olan müteveffa … …’ın 07/12/2011 günü davalı hastaneye şiddetli göğüs ağrısı ile başvurduğunu, diğer davalı doktor tarafından gerekli müdahale yapılmadan müteveffanın eve geri gönderildiğini, akabinde aynı gece hasta … …’ın vefat ettiğini, davalı hastane ve doktorun görevini yerine getirmemesinden dolayı … …’ın vefat ettiğini, davacıların hayatlarındaki desteklerinden mahrum kaldığını, manevi olarak zarar gördüklerini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere eş … için 20.000,00 TL manevi 5.000,00 TL maddi, …, …, …, … için ayrı ayrı 10.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davalı … Özel … Hiz. Eğt. Gıda İnş. San. Tic. A.Ş. yönünden açılan davanın reddine, diğer davalı …yönünden davanın kısmen kabulüne davacı … için 5.000,00 TL destekden yoksun kalma tazminatı ile 15.000,00 TL manevi tazminat ile diğer davacılar için ayrı ayrı 7.500,00 TL manevi tazminatın davalı …den olay tarihinden faizi ile tahsiline fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Dava, davalı doktor ve hastanenin özen yükümlülüğüne aykırı davranması iddiası nedeniyle istenilen manevi tazminata ilişkindir. Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır.(BK 386-390) (TBK 502.506) Vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı iş ve işlemlerin, davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur. Mesleki iş gören vekil özenle davranmak zorunda olup, en hafif kusurundan bile sorumludur (BK 321/1 md)(TBK 400). O nedenle doktor ve hastanenin meslek alanı içinde olan bütün kusurları hafifte olsa sorumluluğun unsuru olarak kabul edilmelidir. Vekil, hastanın zarar görmemesi için, mesleki tüm şartları yerine getirmek, hastanın durumunu tıbbi açıdan zamanında ve gecikmeksizin saptayıp, somut durumunun gerektirdiği önlemleri eksiksiz bir şekilde almak, uygun tedaviyi de yine gecikmeden belirleyip uygulamak zorundadır. Asgari düzeyde dahi olsa bir tereddüt doğuran durumlarda, bu tereddütü ortadan kaldıracak araştırmaları yapmak ve bu arada da koruyucu tedbirleri almakla yükümlüdür. Çeşitli tedavi yöntemleri arasında bir seçim yapılırken, hastanın ve hastalığın özellikleri göz önünde tutulmak, onu risk altına sokacak tutum ve davranışlardan kaçınmak ve en emin yol seçilmek gerekir. Gerçekten de müvekkil (hasta) mesleki bir iş gören vekilden, tedavinin bütün aşamalarında titiz bir ihtimam ve dikkat beklemek hakkına sahiptir. Gereken özen görevini göstermeyen vekil, BK 394/1(TBK 510) maddesi hükmü uyarınca, vekaleti gereği gibi ifa etmemiş sayılmalıdır. Aynı hususlar adam çalıştıran sıfatı ile doktorun görev yaptığı … kuruluşları için de geçerlidir.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında, Mahkemece, “…aldırılan üniversite öğretim üyesi 3’lü bilirkişiden alınan 20/01/2014 tarihli raporda ve Yüksek … Şurasının 5-6 Haziran 2014 ve 24-25 Mayıs 2016 tarihli raporlarında davalı …nin ani gelişen gögüs ağrısı nedeniyle EKG çektiği, hipertansiyona müdahale edilmesine rağmen ani ve yeni gelişen göğüs ağrısı olan hastanın göğüs ağrısı ayırıcı tanısı yönüyle gerekli gözlem ve konsültasyonların yapılmaması nedeniyle davalı …nin eylemlerinde tıbbı eksiklik ve özen eksikliği bulunduğu anlaşıldığından, son alınan iki raporun birbiri ile tutarlı olması, oluşa uygun ve denetime elverişli olması nedeniyle … …’dan alınan rapordan üstün tutulmuş, davalı …nin tıbbı eksiklik ve özen eksikliği nedeniyle kusurlu olduğuna…” ayrıca, “…davalı hastanenin adam çalıştıran sıfatıyla sorumluluğu bulunduğu davacı tarafından belirtilmişse de alınan tüm raporlarda davalı Özel … Hastanesi aleyhine kusur atfedilmediğinden bu davalı açısından davanın reddine karar verilmiş ve müteveffanın da ölüm olayına etki edebilecek bir kusuru bulunmadığından, davalı …ağır kusurlu kabul edildiği” gerekesiyle maddi tazminat davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı … Özel … Hizmetleri AŞ adına açılan davanın reddine, olay nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalan davacı … için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı …den alınarak davacı …’a verilmesine, manevi tazminat davasının kısmen kabulu ile kısmen reddine, tarafların kusur oranı ve tarafların sosyo ekonomik durumları dikkate alınarak davacılar … için 15.000,00 TL, davacılar …, …, … ve … için ayrı ayrı 7.500,00 TL olmak üzere toplam 45.000,00 TL manevi tazminatın davalı …den olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı Özel … Hastanesi’ne açılan manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir. Az yukarıda izah edilen hususlar dikkate alındığında, mahkemece, davalı özel hastane hakkında da diğer davalı doktor ile birlikte adam çalıştıranın sorumluluğuna ilişkin hükümler dikkate alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile bu davalı hakkında davanın reddine şeklinde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın davacılara, 853,90 TL harcın davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.