Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/27388 E. 2018/9271 K. 11.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/27388
KARAR NO : 2018/9271
KARAR TARİHİ : 11.10.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmasız, davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı Asil … geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı-alacaklı … ile bononun düzenlendiği tarihte yasak aşk ilişkisi yaşadığını, davalı …’un söz konusu senedi elinden evden kaybolduğu gerekçesiyle rızası dışında aldığını, yine davalı …’un davacının resmi nikahlı eşine aralarındaki yasak ilişkiyi söyleyeceğini söyleyerek tehditte bulunduğunu, aile saadetinin bozulmaması için …’un isteklerini istemese de kabul etmek zorunda kaldığını, davalı …’un bitmez tükenmez istekleri karşısında davalıyı terk etmesi nedeniyle çaldığı senedi intikam alma ve zararlandırma maksadı ile işleme koyduğu, senedin hırsızlık yolu ile elde edildiğini, yine malen kayıtlı senede dayalı alacak borç ilişkisinin ve ticari ilişkinin olmadığını, ahlaka ve adaba aykırı sebeple senedin verildiğini ileri sürerek davalı alacaklı …’a borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, … 2.Noterliği’nin 26.09.2011 tarih 08883 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki borç senedinin incelenmesinden davacının, davalıdan 80.000,00-TL borç para aldığını kabul ettiği anlaşılmış olup, dava konusu bononun düzenleme tarihinin 16.06.2011 tarihi olduğu ve bu bononun düzenleme tarihinden sonra taraflar arasında noterde sözleşme yapıldığı, davacı vekilinin 08.04.2015 tarihli dilekçesinde ‘Davalı … bononun işe yaramayacağı belirterek noterden tekrar 80.000,00-TL’lik borç senedi almıştır’ şeklindeki beyanı da değerlendirildiğinde, noterde düzenlenen bu borç senedinin taraflar arasında düzenlenen bonodan sonra bu bononun devamı olarak onu güçlendirmek için tanzim edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacı tarafından davalıya verilen bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili, 80.000,00-TL bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitini istemekte, davalı ise, söz konusu bononun davacının kendisine olan borcu nedeniyle verildiğini savunmaktadır. Dosya kapsamında delil olarak sunulan … 2.Noterliği’nin 26.09.2011 tarih ….. yevmiye nolu düzenleme şeklindeki borç senedi de değerlendirilerek mahkemece, noterde düzenlenen bu borç senedinin taraflar arasında düzenlenen bonodan sonra bu bononun devamı olarak onu güçlendirmek için tanzim edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak davacı ve davalının kabulünde olduğu üzere noterde düzenlenen borç senedinin dava konusu yapılan bononun devamı niteliğinde olmadığı ve ayrı bir borç senedi olarak düzenlendiği uyuşmazlık konusu değildir. Ne var ki 6100 sayılı HMK’da yer alan usul kurallarına aykırı olarak tarafların kabulünün aksine dava konusu yapılan bono ile bağlantılı olarak noterde borç senedinin düzenlendiği gerekçesine dayanılarak davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz edilen hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan 58,40 TL harcın davacıya, 29,20 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.